Para, artık aslanın ağzında değil midesinde. Mevduat faizi %7.5 düzeyinde. Bundan enflasyonu çıkarın, reel getiri negatif. Tasarruf sahibi ne yapacağını şaşırmış durumda. Dünyada benzeri görülmemiş bir likidite bolluğu yaşanıyor. Bol para düşük faiz ortamı, uzun süre devam edecek. Yurt dışından fon yağarken, vatandaş danışmana, "parayı nereye yatırayım" diye soruyor. Döviz kurları Türk Lirası karşısında eziliyor. Altında hayat yok, risk iştahının artmasıyla artık güvenli liman olarak görülmüyor. En tatlı kazanç kapısı borsa, deniliyor. Ama bunu sağlamak için hem çok iyi takip hem de hatırı sayılır derecede uzman olmak lazım. Hisseyi alacağı ve satacağı zamanı iyi kestiremeyenler treni kaçırıyor. Bütün işinizi gücünü bırakacak, borsayı takip edeceksiniz. Herkesin yapacağı iş değil. Çelik gibi sinirlere sahip olmak lazım. Kaybederseniz sadece para değil, huzur da elden gider. Ailede büyük problemler yaşanır, çalıştığınız işteki performansınız düşer hata yaparsınız. Ve geceleri rahat uyuyamazsınız...
Bir defa riskli varlıklardan kesinlikle uzak durun. Yani dolar ve euro ile emtiaya bulaşmayın. Bir gün kazanırsınız, 3 gün kaybedersiniz. Para kazanmaktan daha önemli olan tek konu parayı değerlendirmektir. Doğru değerlendirilen para gitgide çoğalırken yanlış yapılan yatırımlar binbir zorlukla kazanılan paranın yok olup gitmesine neden oluyor. Önceki dönemde enflasyon yüksekti, yani para mum gibi eriyordu, bunu önlemek için en kolay yol dövize bağlamaktı. 1 ayda %3; 1 yılda %40 para kazanılıyordu. Aslında buna para kazanmak denmez, TL'deki erime önleniyordu. Şimdi tam tersi bir tablo var. Güçlenen Türk ekonomisinde paranın satın alma gücü artıyor. Bugün cebinizde para varsa kralsınız. İstediğiniz mal üzerinde çatır çatır pazarlık yaparsınız. Siz bir Alman'ın dolar, bir Amerikalının euro biriktirdiğini gördünüz mü? Gelişmiş ülkeler safında yer alıyorsanız, kendi paranızdan şaşmayacaksınız.
Dünya ülkeleri ekonomilerini canlandırmak için faizleri sıfır düzeyine çekiyor. Bizim buna ihtiyacımız yok. İç talepteki artış çarkların dönmesini sağlıyor. Bu yarışı hızlandırmak mı istiyorsunuz? Kredi faizlerini düşürün, yeter.
İhracatçıya da bir sözüm var: Anlaşmaları TL ile yapın, rahat edin.