Enerjide can simidi olduk!
Ukrayna ve Rusya ile arasında hayata geçirdiğimiz muhteşem politika meyve verdi. Avrupa ve ABD’nin yaptırımlarla köşeye sıkıştırmaya çalıştığı Rusya yıkılmadı tam tersi köşeyi döndü. Ekonomisi 9 ayda 238 milyar dolar fazla verdi. Putin, Astana zirvesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a tarihî bir teklifte bulundu: “Gaz tedarikinde Avrupa'dan çok daha güvenli bir güzergâh hâline gelen Türkiye'de büyük bir ikmal merkezi kurabiliriz" dedi. Kuzey Akım boru hatları üzerinden gönderilemeyen gaz, yeri değiştirilerek Karadeniz’e yönlendirilecek Mavi Akım tedarik hattı ile Avrupa’ya iletilecek. Tabii AB bu uygulamaya sıcak bakarsa, Gazprom’dan söz konusu tesisin AB sınırına yakın bir noktada kurulabileceği açıklaması geldi. Ankara bu teklifi çok sıcak karşıladı... Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan; ülkeler arasında dengeyi sağlamak adına bu konuya yorum getirmedi, bunun yerine Akkuyu Nükleer Santralinin ilk bölümünün açılışına dikkat çekti. İki ülke arasında görüşmeler gelecek hafta kesin olarak başlıyor. Türkiye, şu anda bölgede "enerji koridoru" görevi yapıyor…
Ama "enerji üssü" olmak çok farklı. Bu ne demek, fiyatların Türkiye'de belirlenerek başka ülkelere satılması demek. Ayrıca büyük oranda geçiş ücreti almak demek. Türkiye böylece uluslararası sermayenin toplanma alanı olacak. Hem ekonomik kazanım sağlayacağız, hem de itibarımız büyük ölçüde artacak. Küresel krize yol açan doğalgazın fiyatını bizim belirlediğimizi düşünebiliyor musunuz? Putin “Türkiye'nin gaz merkezi olması hâlinde aşırı yükselen fiyatlar kontrol altına alınacak gaz ve petrol fiyatları düşecek" diyor. Bu Amerika’nın da işine gelir. Boru değil, dünyanın en büyük enerji merkezi oluyoruz... Nereden nereye? Rusya şu an Batı ve ABD ile büyük bir mücadele içerisinde. Denge sağlayan Türkiye onun can simidi hâline geldi... Tahıl anlaşmasını imzalayarak Avrupa ve Afrika’yı açlıktan kurtardı...
Şimdi sırada Rus gübre ve tahılının taşınması var. Astana zirvesinde bunun kararı alındı. Yakında sevkiyat başlayacak. Putin kendisine sağlanan bu destekler karşısında Türkiye’ye büyük bir rol vermekten çekinmedi. Ayrıca varlığı doğalgaz ve petrol ihracatına bağlı olan Rus ekonomisinin geleceğini sağlam temele oturtmak istedi... Enerji üssü olan Türkiye güneş gibi doğacak… En büyük zevk eloğlunun bize muhtaç olması…
REZERVLER ARTTI, TL GÜÇLENDİ- 7 Ekim haftasında Merkez Bankasının toplam ve net rezervlerinde büyük artış yaşandı. Brüt rezerv 7 milyar dolar artarak 114 milyar dolara, net uluslararası rezerv 2,7 milyar dolar artışla 12,5 milyar dolara yükseldi. Putin’in Türkiye’yi gaz merkezi yapma teklifi Türk lirasını olumlu etkiledi. Merkez Bankasının faizleri yıl sonuna kadar 300 baz puan aşağı çekecek olmasıyla dış ticaret açığındaki büyük artışa rağmen, kurlar yerinde sayıyor. Zira yurt dışından kaynağı belirsiz (deniyor, ya buz gibi belli) dolar yağıyor.
KREDİLER GERÇEK YATIRIMA- Halkbank’a ticari kredi başvurusu yapılmış. Banka şunları istemiş: 1 yıllık ticari performans, teminat, 1 yıllık vergi levhası ve yatırım faturaları. Esnafa destek böyle mi olur! Siyasi şov yapılıyor, diyorlar. Peki ne olacaktı? Her önüne gelene al sana para istediğin gibi harca mı denilecekti? Ticarethanenin 1 yıl çalışıyor olması kredi talebinde bulunması için birinci şart. İkincisi alınan kredinin mutlaka yatırımda kullanılması lazım. Bunun için de fatura ibraz edilmesi gerekiyor. Destek gerçek kişilere verilir, yalancılara değil canım! Daha önce alınan kredilerin büyük kısmı ile ya döviz alınıyor, ya da borçlar ödeniyordu. Sonuçta yatırımlar havada kalıyor, ekonomi olumsuz etkileniyordu. Şimdi hakiki yatırımcılar kredi alıyor... Artık bedava para yok!