Hesap zamanı!

A -
A +

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu 19 Mart sabahı gözaltına alındı, piyasalar yangın yerine döndü. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına göre, İmamoğlu hem "yolsuzluk" hem "terör" suçlamalarıyla karşı karşıya. Başsavcılık İmamoğlu'nu "çıkar amaçlı suç örgütü lideri" olarak nitelendirdi. Aynı operasyonlarda aralarında Şişli Belediye Başkanı Resul Ekrem Şahan ve sanatçı Ercan Saatçi'nin de olduğu 87 kişi gözaltında. Yolsuzluğun 560 milyar liraya ulaştığı ifade ediliyor. Bu parayla İstanbul’daki tüm çürük yapılar depreme dayanıklı hâle getirilebilirdi. Yazık, çok yazık. İmamoğlu'nun skandal bir şekilde İstanbul Üniversitesine kontenjan dışı kayıt yaptırdığı, yatay geçiş işlemini okuduğu Girne Amerikan Üniversitesi yerine denkliği kabul edilen Doğu Akdeniz Üniversitesi adıyla gerçekleştirdiği için diploması iptal edildi. İmamoğlu İnşaat ile Medya AŞ yöneticisi Murat Ongun’un mal varlığına el konuldu. İBB Başkanı hakkında çok ağır suçlamalar var. İstanbul C. Başsavcılığı ve MASAK büyük bir titizlikle elde ettiği delillerle operasyonu başlattı.

 

Aslında olay CHP içinden yapılan ihbarlarla bir yıldan beri hazırlanan soruşturmanın neticesi. Bunun kesinlikle siyasi bir yanı yok. İster belediye başkanı ister milletvekili ister bakan olsun, Türkiye’de hiç kimsenin suç işleme özgürlüğü yoktur. Hukuk ve ceza herkes için geçerlidir. Yapılmakta olan tahkikat vatandaşın hakkını korumak, suistimalleri yapanları bulup cezalandırmaktır. İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanlığı adayı olarak ilan eden CHP, olayın siyasi amaçla gerçekleştiğini ilan ederek algı operasyonu yapıyor, suçları araştırması yerine halkı sokağa davet ediyor. 106 kişi hakkındaki gözaltı kararı Borsa yatırımcısını ilk anda grogi duruma düşürdü. BİST’te uzun vadeli işlem yapanlarla kaldıraçlı sistem kullananlar büyük zarara uğradı. Endeks bir günde %9 değer kaybederek çok sert geriledi. Paniğe kapılıp satanlar büyük zarara uğradı, zira 1 gün sonra piyasa operasyonun gerekçeleri öğrenilince resim değişti. Piyasa tepki alımlarıyla toparladı... Ancak bankalarda büyük gerileme var... Nedeni? Yabancıların faizde yükseliş trendi başlayacak gerekçesiyle büyük bir hızla çıkış yapmaları. Buna gerekçe olarak Merkez Bankasının takvim dışı olarak gecelik borç verme faizini 2 puan artırarak %46’ya çıkarması ile yaptığı açıklamada enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır ifadesi...

 

Merkez Bankasının bu açıklaması tamamen piyasadaki tansiyonu düşürme amaçlı. Mart enflasyonundaki düşüş sonrası nisan ayında faiz indirimlerine devam edilecektir. Borç verme faizinin artırılması ise gereksiz rezerv kaybını önlemek için önemli ve doğru bir adım... Tarihî gözaltı kararından sonra kurlardaki artış Merkez Bankasının müdahalesi ve Türk lirası uzlaşmalı vadeli döviz satım işlemlerine başlayacak olmasıyla kesildi. Merkez Bankası bu ihalelerde belirli bir vadede döviz kurunu önceden belirliyor. Taraflar, uzun vadede önceden anlaşılan kur üzerinden işlem gerçekleştiriyor. İşlemlerde döviz transferi yerine sadece kur farkı Türk lirası olarak ödeniyor. Banka, bu mekanizmayı kur riskini yönetmek ve piyasadaki dalgalanmaları azaltmak için kullanıyor.

 

Merkez Bankasının rezervleri 171 milyar doları aştı. Perşembe günü 44,00 TL’ye çıkan dolar 37,90 TL’ye döndü. Kısa vadede 36,50 TL’ye inecek. Kurlar yükselecek diye alanlar yine zarar edecek. Piyasalarda denge sağlandı. İBB’ye pazartesi günü kayyım atanacağı söyleniyor. İstanbul halkı 6 yıl aradan sonra ilk defa hizmete kavuşacak. Tarih boyunca haksız kazanç kimsenin yanına kâr kalmadı, kalmayacak da...

 

 

 

Necmettin Batırel'in önceki yazıları...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
osmanlı kartalı22 Mart 2025 13:33

eline diline koluna sağlık üstadım yazılarınızı zevkle okuyoruz iyiki varsın