İsviçre Davos'ta yapılan dünya ekonomik forumunda, IMF Başkanı Kahn (dünya genelinde ekonominin çevreye uygun amaçlı büyümesi için 100 milyar dolar destek vereceğiz) dedi. Başbakan Erdoğan, IMF konusunda oluşan tereddütlere son noktayı koydu: (... İki yıldır IMF ile oturduk, masada şöyle şöyle olursa eyvallah, olmazsa yokuz dedik. Bu demek değil ki IMF ile anlaşmayacağız. Biz zaten IMF'nin ortaklarındanız. Ve IMF aslında akredite kuruluştur. Yani IMF ile münasebetleriniz sizi uluslararası camiada çok daha farklı yerlere taşır). Bu ifadeler, uluslararası para fonuyla hükümetin her an, anlaşmayı ilan edebileceğini gösteriyor. Böyle bir gelişme İMKB'yi yurtdışından pozitif ayrıştırıp endeksi 57 bin puana taşıyabilir. Hisse senetleriyle ilgili ayrıntıları (www.necmettinbatirel.com) adresinden izleyebilirsiniz. IMF'le yapılan görüşmeler, ağırlıklı olarak IMF'in Ankara'daki daimi temsilciliği aracılığıyla yürütülüyor. IMF'in Washington'daki genel merkezinde bulunan Türkiye temsilciliği uzmanları da yürütülen teknik çalışmalara katılıyor. Görüşmelerin nihai bir aşamaya geldiği, IMF'den gelecek daha üst düzey bir heyetle temasların Ankara'da devam ettirileceği, IMF Türkiye Masası Şefi Rachel Van Elkan'ın davet edileceği aşamanın, müzakerelerin son boyutu olacağı kaydediliyor. Yapılan temasların Şubat ayında son noktaya getirilmesi, Türkiye tarafından hazırlanacak niyet mektubunun icra direktörlerine onay için gönderilebileceği vurgulanıyor. IMF'le yapılacak 2 yıllık bir STAND BY anlaşması ÖNDEN YÜKLEMELİ bir program olacağı için, alınacak olan kredinin önemli bir kısmı kısa sürede kullanılabilecek. Bu hafta içinde bu konuda net bir açıklama bekliyorum. Şimdi bakın, IMF kaynağı Türk ekonomisi için büyük bir teşvik olacak. Hazinenin şu anda borçlanma ihtiyacı çok yüksek. Her ihalede dikkat ederseniz uzun zamandan beri ödemesinin iki katı kadar borçlanıyor. Yani borç yükü artıyor. Yani şiddetle kaynağa ihtiyacı var. İç borçlanmaya gittiği zaman parayı, bankacılık sektöründen tahvil satarak sağlıyor. Bankaların elinde şu anda ciddi bir kaynak mevcut, ama sınırsız değil. IMF'den para geldiğinde, hazine ihtiyacının büyük bir bölümünü buradan karşılayacak. Yani kredi olarak aldığı dolarları Merkez Bankası'na verip, TL çekecek. Elinde bol para olacağı için borçlanma maliyeti azalacak. Hazine düşük faizle borçlanabilecek. Bankaların elinde daha fazla para kalacak, kredi hacimleri büyüyecek. Onlar da yatırım için, bu kaynağı düşük faizle reel ekonomiye aktaracak. Sistem tıkır tıkır çalışacak. Üretim artacak, işsizlik azalacak. Türkiye hızla büyüyecek.