Palavracılar!

Piyasalar beklentileri satın alır, gerçekleşmeleri satar. Günümüzde manipülasyon, yönlendirmek yani insanları etki altına almak, çok kolay. Zengin haber kaynakları var. Eskiden yazılı medya aracı olarak gazeteler, görsel olarak sadece televizyon vardı. Günümüzde internet ve internetin getirmiş olduğu milyonlarca insanı birbiri ile iletişime davet eden sosyal ağlar var. Bu sosyal ağlar o kadar büyüdü ve hızlandı ki artık haberler saniye farkı ile tüm dünyaya bir anda yayılıyor. Şurası bir gerçek ki, beklentileri doğru okuyamıyoruz. Ya gereğinden fazla abartıyor, ya da hiç dikkate almıyoruz. Piyasa oyuncuları olan yatırımcılar, olayların sadece açıklanan göstergelerle şekillendiğini düşünürse, fena halde yanılır, ağır fatura öder.. Siyasi gelişmelerin ekonomiyi yönlendirdiğini hiç aklınızdan çıkarmayın. İşler iyi gittiği zaman iyimserlik tavan yapıyor, riskler tamamen gözardı ediliyor, tabir caizse karda kışta gömlekle dolaşıyoruz. Oysa dikkate alınmayan küçük bir ihtimal bir anda çığ gibi büyür bütün beklentileri tersine çevirir. Hızlanırken, gaza sonuna kadar basıyoruz. Sonra arabayı durdurmak gerektiğinde freni köklüyoruz, savruluyoruz...

Beklenti ile dedikoduyu karıştırmayın. Beklentiler hesaba dayanır. Bugün kariyeri ne olursa olsun, ister uzman, ister profesör, ekonomik yorum yapanların yüzde 80'i işkembeden atar. Bunlar iki-üç gelişmenin ardına kendi görüşünü ekler, ortaya bir şekil çıkarır.. Olaylar tam tersi oluşunca da, sanki bu sözleri kendileri söylememiş gibi kolayca bahane bulurlar. Bunları dinleyin, ama sonunda kararı kendiniz verin. Piyasaların barometresini yazıyorum. Dolar endeksi, düşüyorsa risk artıyor demek, korkmayın.. Altın güç endeksi RSI yükseliyorsa fiyat atağa kalkmıştır. Gelişmekte olan ülke (Endonezya, Hindistan, Güney Afrika, Rusya, Çin, Macaristan) para birimleri dolara karşı değer kaybediyorsa, (bugün olduğu gibi) TL zayıflar, bu durumda döviz tutun. Faizler enflasyona odaklıdır. Fiyatlar yükselirse, faiz artışı kaçınılmaz hale gelir. Cari açık tahminlerin üzerindeyse, döviz yukarıda tutunur.. Büyüme hızı beklentiyi aşarsa, fon girişi artar, TL güçlenir, enflasyon düşer.. Hükümetler "ülke büyüsün", merkez bankaları "fiyatlar artmasın" diye dua eder. Bu yüzden anlaşamazlar. Borsada her zaman fırsat vardır. İyi seçim yapan ve aç gözlü olmayan iyi paralar kazanır. Her yatırımcı, beklentileri doğru okumalı, riskleri ve fırsatları önüne koyarak hareket etmelidir. Şu anda gündemin ilk sırasında ABD'de borç tavanı problemi  var. 17 Ekim'e kadar artırılmazsa ülkenin temerrüde düşeceği konuşuluyor. İnanmayın, Başkan Obama kendi inisiyatifi ile bu artırımı yapar, problem kalmaz. Dikkat! Altın geri dönecek görünüyor!