Sömürü!

Üretici binbir emekle yetiştirdiği malını doğrudan kooperatife versin, o da doğrudan esnafa satış yapsın; aracılar ortadan kalksın!..

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, TÜFE'deki gerilemenin, gıda fiyatlarında yılın ikinci yarısında görülecek kısmi düzeltmeden sonra daha belirgin hale geleceğini söylüyor. Yani haziran ayına kadar iyileşme yok.. Piyasalara açıkça, 22 Nisan'da faiz indirimi beklemeyin, deniliyor. Peki gıda fiyatları neden bu kadar yüksek? Bir defa üretici ile tüketici fiyatları arasındaki farkta büyük artış var. Yani malı üreten çok az para kazanıyor, malı tüketen çok yüksek bedel ödüyor. Bu işte en zengin olan kesim aracılar, yani komisyoncular. Zeytinde %360, mercimekte %217, portakalda %163 oranında para kazanıyorlar. Meydan boş bırakıldığı için, sömürü düzeni başlıyor.
Üreticinin 3.22 liraya sattığı zeytinin fiyatı sofraya gelene kadar 14.82 TL'ye fırlıyor. 1.78 liraya olan kırmızı mercimek 5.66 liraya, 0.77 lira olan portakal 2.03 liraya yükseliyor. Kuru soğanı üretici 75 kuruşa satarken, vatandaş 2.00 liradan almak zorunda kalıyor. İşin en can alıcı tarafı elini sıcak sudan soğuk suya sokmayan komisyoncu, bazı toptancıları bir şekilde elde ederek üreticinin sırtından milyonlarca lira haksız kazanç sağlıyor...
Bakın bu uygulama hangi gelişmeyi tetikliyor. Gıda fiyatları yüksek kalınca, enflasyon düşmüyor. Enflasyon yüksek kalınca, merkez bankası faizleri aşağı çekmiyor. Yüksek faiz, kredi kullanımını daraltıyor. Türkiye'nin büyüme hızı düşüyor, işsizlik artıyor. Basit görünen olay bir anda kar topu gibi büyüyor, önüne geleni silip süpürüyor. Neden ülkemizde kooperatif sistemi işlemiyor. Üretici binbir emekle yetiştirdiği malını doğrudan kooperatife versin, o da doğrudan esnafa satış yapsın, aracılar ortadan kalksın.. Vatandaş ekstra para ödemesin. Yeri geliyor, üretimde büyük artış yaşanıyor. Fiyatlar düşmesin diye toptancı esnaf malı almıyor. Üretici tek kelimeyle perişan oluyor. Tüm şehirlerde kooperatiflerin şubelerini oluşturmak çok mu zor? Soğuk hava depoları kiralanır, çiftçinin alın teri sokağa atılmaz... Satılmayan kısım depolarda saklanır. Nakliyede sıkıntı yaşandığı zaman devreye sokulur. Komik ama sanki bu aracılar faiz lobisinin adamları!.. Sonuçta kendileri para kazanmak için üreticinin sırtına basıyor, ama kullandıkları yol, bütün ülkenin dengelerini bozan bir gelişmeye yol açıyor.
Fiyat düşerse vatandaş ucuza sebze ve meyve tüketir, merkez bankasının faizleri düşürmekten başka çaresi kalmaz. Büyüme hızı artar, işsizlik azalır ve ülke bayram yerine döner...