İtalyan seçimleri dünyayı salladı. 50 milyon İtalyan ülkelerini dar boğazdan kurtaracak hükümeti seçemedi. Oylar üçe bölündü, ülke yönetilemez duruma düştü. Ekonomik tablo eskisinden çok daha kötüye gidiyor. İtalyan parlamentosu 630 sandalyeli Temsilciler Meclisi ve 315 sandalyeli Senotadan oluşuyor. Özgürlükçü Halk Partisi lideri Silvio Berlusconi, Aralık ayında başlayan seçim kampanyasını en başarılı yürüten isim olmasının meyvelerini topladı. İtalyanlara, yaklaşık bir yıl görevde kalan teknokrat hükümetin getirdiği ilk emlak vergisini kaldırıp, geçen yıla yönelik ödenen miktarları da geri iade edeceği gibi parlak vaatlerde bulunan Berlusconi liderliğindeki merkez sağ, Senato için oyların 30,72, Temsilciler Meclisi için ise 29,18'ini aldı. 2011 yılının sonunda istifa ederek başbakanlık koltuğunu boşaltmış ve farklı zamanlarda 4 dönem bu makama erişmiş olan 76 yaşındaki deneyimli siyasetçi Berlusconi'nin, adeta küllerinden doğduğu konuşuluyor.. 2 ay önce yeniden aday olduğunu açıklamadan önce partisinin halk desteği, sadece yüzde 5'ti. Peki piyasalar neden Berlusconi'nin gelişinden rahatsız? Çünkü Berlusconi seçimden önce Avrupa Merkez Bankası faizleri aşağı çekmezse, euro bölgesinden ayrılırız, tehdidini savurdu. Berlusconi AB'nin dayattığı tasarruf paketlerinin birçoğunu etkisiz hale getirme sözü verdi. İşte bu gelişme piyasaların adeta altını üstüne getirdi. Avrupa'nın en kilit ekonomilerinden biri olan İtalya'ya yönelik endişeler ilk çeyrek sonuna kadar gündemdeki yerini koruyacak. İtalya Avrupa bankaları cephesinde de sert hareketler bu rahatsızlığı gözler önüne seriyor. Seçimlerin sonunda bir koalisyon hükümeti yolunun açılması ve bu süreçte tarafların birbirlerin sıcak bakmaması ile bankalarda günün ilk yarısında yaşanan kayıplar yüzde 8'in de üzerine çıkmış görünüyor. ABD ve Asya'dan sonra Avrupa borsalarındaki kayıplar %2'leri aştı. İMKB bu fırtınadan bankalarla sıyrıldı. BDDK'nın açıkladığı rapora bakıldığında Bankaların 2012 yılında da kazancına kazanç eklediği görülüyor. Yabancı bankaların da iştahını kabartan Türk bankacılık sektörü geçen yıl yüzde 19,2 artışla 23,6 milyar TL kar açıkladı. İşte bu yüzden yurtdışından pozitif ayrıştık. Dövizdeki yükseliş hız kesti, dolar çıktığı 1.810 TL'de tutunamadı. Hisse senetlerinde alıcılı seyir deam ederse, 1.800 TL'de de kalamayacak. ABD Merkez Bankası Başkanı Bernanke'nin varlık alım programının devamına yönelik söylemi, doların yükselişini frenledi. Ama şimdilik. Genel beklenti euro'nun dolar karşısında 1.30 sent desteğini kıracağı yönünde. Belirsiz ortam, altına yaradı. Ons 1600 doları aştı, ama tutunamadı, 1595 dolara döndü. 24 ayar külçenin gramı 93 liradan 92.70 TL'ye döndü. 90 lira seviyesinden alım yapanlar satsın, alacak olanlar fiyatın oturmasını beklesin.