Suçlu ortada!

Sesli Dinle
A -
A +
Dünyada yaklaşık 8 aydan beri emtia fiyatları düşük seyrediyor. Döviz kurundaki artış 1 yılda %47,15 oldu. Yıllık TÜFE 58,94 düzeyinde. Yani ülkede maliyet enflasyonu yok, ama fiyatlar alabildiğine yükseliyor. Neden? Talep enflasyonu var deniyor. Üretimden daha çok tüketim olduğundan söz ediliyor. Gerçekten öyle mi? En kötü gelişme kalıcı hâle geldi. Fiyatların sürekli artıyor olması genel kabul gördü. Artık kimse rakamlara şaşırmıyor…
 
Önceki yıllarda en düşük sebze meyve fiyatı 5-10 lira arasındaydı, şimdi 20 ila 40 lira aralığına çıktı. Vatandaş 20 liralık bir ürünü ucuz görür hâle geldi. İşte bu gelişme ile birlikte üretici firmaların eline büyük bir koz geçti. Gaza bastılar, sürekli zam furyası başladı. Bazen gramajı düşürüp fiyat arttırıyorlar, çok defa ürünler haftalık ama sürekli yükseliyor.
 
Hükûmet bu akımı durdurmak için vergileri arttırdı. Tasarrufu teşvik için faizler 20 yılın zirvesine çıkarıldı. Vergilerle amaçlanan neydi? Kısa vadede yüksek seyreden enflasyon kaynaklı talepten daha fazla gelir elde edilerek, bütçe açığını azaltmak. Sonuç alındı mı? Evet! Merkezi yönetim bütçesi temmuzda 48,6, ağustosta 51,3 milyar lira fazla verdi. Kasımda geçici vergiler var, yıl sonuna kadar aynı fazlayı göreceğiz. Hazine bakanlığı şöyle düşündü: Vergi oranları ile verginin kapsamı artarsa kişi ve kurumlara daha az harcanabilir gelir kalır, bu şekilde toplam talep kısılır. Ama yüksek verginin faturasını şirketler vatandaştan çıkarıyor. Aşırı fiyat politikası uygulayarak kazançlarını katlıyorlar. Bakın 1 yıllık kâr oranları dudak uçuklatıyor... %100 artış normal. %200 ise anormal. Peki 3’e 5’e katlayanlar var onlara ne demeli?.. 
 
Yüksek kazanç yüksek vergi demek, tamam ama bu halkın sırtına yüklenmemeli. Dolayısıyla, mal ve hizmet arz edenler daha düşük bir kâra razı olmayıp vergiyi fiyatlara yansıttıkları sürece, yüksek vergi fiyatlar üzerinde artırıcı etki yapar. Enflasyon hedefinin tutturulması için şirketlerin daha düşük kâr oranlarını kabul etmeleri gerekiyor. Peki bu nasıl sağlanacak? Topyekûn bir mücadele kampanyası ile…
 
Öncelikle meclis açılır açılmaz şu Hal Kanunu mutlaka çıkarılmalı. Maliye Bakanlığı üretici firma sahipleri ile bire bir görüşerek 6 ay süreyle ürünlere yapacakları zamlarla fiyat artışlarını enflasyonun üzerine çıkarmamalarını istemeli. Bunun üzerinde kazanç sağlayanlardan iki kat vergi tahsil edileceği belirtilmeli. Uzlaşma sağlandıktan sonra vatandaşa kesinlikle ihtiyacınızdan fazla ürün almayın, çağrısı yapılır. Zam fırtınası kesilir, fiyatların sürekli artacağı korkusu ortadan kalkar, hayat normale döner...
 
Hastalık teşhis edildi, ilaç bulundu, başlayın tedaviye de bitsin bu eziyet...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.