Suriye'yi bırak İran'a bak!

ABD ekonomisi gerçekten istikrarlı büyüme potasına girdi mi? FED'in Bej kitap raporunda her ay aynı cümle (mütevazi ve ılımlı büyüme) var. Enflasyonun ölçüldüğü kişisel tüketim harcamaları temmuz'da 0.1 oranında artarak tam bir hayal kırıklığı meydana getirdi. Konut sektöründe iyileşme balon. FED'in piyasaya sürdüğü bol likidite fiyatları olması gerekenden fazla şişirdi. 95 yıllık sürede 800 milyar dolar para basan ABD merkez Bankası, Bernanke' döneminde bunun 4 katından fazlasını piyasaya sürdü. Şu anda FED'in bilançosu 3.6 trilyon dolar..Sonuç itibariyle, kişisel gelir ve harcama seviyelerindeki düşüş, ekonomik aktivitedede daralmaya işaret ederek ABD ekonomisindeki olumlu görünümün suni olduğunu haber veriyor. ABD'de banka kredileri artmıyor, zira hane halkı borçlanma düzeyi hala %120 düzeyinde. Krizin  yaraları hala sarılamadı.ABD'de işsizlik oranı yüzde 7.3 e düştü ama bu rakam gerçek değil. İş bulma ümidini kaybeden kişilerin müracaatlarını geri çekmeleri rakamlara düşüş olarak yansıyor. İşsizliği anlamak için en geçerli olan gösterge istihdam gücü endeksi şu anda %63.5 düzeyinde. Ek vergiler, bütçe kesintileri karşısında ABD'deki işsizlik oranı %12'yi buluyor. Basılan trilyonlarca doların bir kısmı bankalarda, büyük bir kısmı faizlerin yüksek olduğu ülkelerde. Tüketimdeki tabloyu yukarda gördünüz neredeyse sıfır düzeyinde. Bakın o kadar hassas bir denge var ki, FED aylık 85 milyar dolarlık tahvil alımını 60 milyar dolara indireceğim deyince yer yerinden oynuyor, borsaların altı üstüne geliyor. Oysa tahvil alımı niye azaltılır. Ekonomi kendi ayakları üstünde durabildiği için. O zaman niye korkuluyor? Demekte ortada bir yanlış, saklanan bir gerçek var. FED başkanı bu gelişmeyi çok iyi gördüğü için tahvil alımını azaltmak için bir takvim yok, dedi. 2016 yılı hedefleri revize edildiği için, daha 3 yıl boyunca ABD ekonomisi istikrar kazanamayacak,demek. ABD'de eylül sonuna doğru bütçe tartışmaları alevlenecek. Borç tavanı yükseltilmezse, maaşlar ve borçlar ödenemeyecek. Dünyanın süper gücü temerrüde düşecek. Kredi notu düşürülecek. Suriye olayı gündemden düşmüş değil. Suriye gerginliği devam ederken, İran ve Amerika arasında yıllardır süren nükleer kriz farklı bir boyuta taşınıyor. Obama Yönetimi bu hafta İran hükümeti ile nükleer konulu üst düzey görüşmeler yapmaya hazırlanıyor. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, "İran nükleer silahları bırakmada ciddi ise Obama İran ile ikili görüşmeler yapmak istiyor" denildi. Suriye krizi sürerken diğer bir tarafta iki ülke arasındaki diplomatik gerginlik yerini yumuşama sürecine bırakmış durumda. Bunun en büyük nedeni ise Ruhani'nin İran'ın eski katı Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ı Haziran ayındaki seçimlerde ezici bir çoğunlukla mağlup ederek göreve gelmesinin ardından Washington ile Tahran arasındaki iletişim güçlenmesi. ama gerçekte İsrail ve ABD'nin şahinleri İran'a saldırı için gün sayıyor. Bölgedeki kriz yeniden alevlenirse artık bu sadece Suriye için olmayacak, İran üzerinde de baskı oluşacak. Piyasaları korkunç bir gelişme bekliyor.