U dönüşü değil Şimşek çözüm!

Sesli Dinle
A -
A +
Yeni Bakanlar Kurulu tek kelime ile bomba gibi bir ekip. Hepsi işinin ehli, profesyonel, tecrübeli ve de genç. Yüzyılın kadrosunu seçen Cumhurbaşkanı, artık yönetimden emin bir şekilde büyük hedeflere yönelecek… Mehmet Şimşek’in ekonominin dümenine oturtulması büyük ihtiyaç duyulan dış kaynak girişi için gerekli güvenin temini anlamına geliyor. Önceki dönemdeki uygulamalarını öne sürerek Şimşek hakkında karar vermek çok yanlış. Eskiye bakarak bugün yorumlanamaz. Şartlar, imkânlar, yapı tamamen değişik. Nitekim yeni Hazine ve Maliye Bakanı görevini devraldıktan sonra ilk yol haritasını şöyle açıkladı: 
 
1) Türkiye’nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeneği kalmamıştır. (Mevcut politikalar değişecek, uluslararası normlar uygulanacak)… 
 
2) Sürdürülebilir yüksek büyüme için mali disiplin ve fiyat istikrarının sağlanması temel hedefimiz olacak (faizler, zorunlu karşılık oranları ve açık piyasa işlemleri yeniden düzenlenecek) 
 
3) enflasyonu tek haneye düşürülmesi, cari açığı azaltacak yapısal dönüşümün hızlandırılması ülkemiz için hayati önem taşımaktadır. (Türk lirasına değer kazandırmak için döviz girdilerini arttıracak kararlar hayata geçirilecek).
 
Yeni ekibini kuracak Şimşek merkez bankası başkanlığına ABD’de müthiş Türk kızı olarak gösterilen Dr. Hafize Gaye Erkan’ı getiriyor. Boğaziçi üniversitesini birincilikle bitiren ABD’nin en büyük yatırım bankalarından Goldman Sachs’ta üst düzey görev yapan Erkan, bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüştükten sonra yeni görevine başlayacak. Şimşek’in gelmesiyle beraber yeni ekonomi politikasının hayata geçirilmesi dış borç risk primi (CDS’lerimiz) ve eurobond faizleri düşüşe geçti. Yabancı yatırımcı katılımı kısa sürede artacak. Borsadaki yabancı yatırımcı dediğiniz şey, buzdağının görünen kısmı. Esas yatırımcı buzdağının altındaki kısımda. Buradaki rakamlar borsadan çok daha büyük. Peki Şimşek, Erdoğan’ı nasıl ikna etti? 4 defa yapılan uzun görüşmelerin sonunda şu açıklamanın etkili olduğu belirtiliyor. Şimşek; “Yüzde 8,5’luk politika faizinin anlamı kalmadı. Çünkü bankalardaki faizler bu oranın çok üzerinde. Gerçekçi davranmalıyız. Aksi takdirde daha büyük sıkıntılarla karşılaşırız. Türkiye krize sürüklenir. Bu nedenle, yeni bir para politikası uygulamaya konulmalı, güven ortamı sağlanmalı. Uluslararası piyasalar ülkelerin merkez bankalarının ne yaptığına bakar. Bu nedenle Merkez Bankası başkanlığı çok önemlidir. Güven ortamı oluşursa, Türkiye’ye ilk etapta 50 milyar dolarlık bir fon girişi olacaktır. Bu fonun girişi bir anlamda diğerlerine de referans olacaktır ve devamı gelecektir” (Bu rakamı seçim öncesi Citibank’ın Türkiye ve Orta Doğu sorumlusu Hafez de söylemişti.)
 
Şimşek, faiz politikasında toleranslı davranılması gerektiğini söylemesine Erdoğan’ın itiraz ettiği ancak, anlatılan yöntemde, istenen sonuca ulaşılması için önce oranların yükseltilmesi sonrasında gerekli kontrol ve güven ortamının sağlanmasıyla düşüşe geçileceğini söylemesiyle ikna olduğu ifade ediliyor. Şimşek, "Hükümetimizin temel hedefi toplumsal refahı artırmaktır.
 
Önümüzdeki dönemde bu hedefe ulaşmada; şeffaflık, tutarlılık, öngörülebilirlik ve uluslararası normlara uygunluk temel ilkelerimiz olacaktır” sözleri Borsa İstanbul’da ralliye yol açtı. Şimdi sıra kurlarda. Önce resmî-gayriresmî fark ortadan kalktı. Ardından fiyat istikrarı sağlanacak. Yaz mevsiminde turizm gelirleri artar, enerji faturası küçülür, döviz bolluğu yaşanır. En büyük hedef 122 milyar dolara ulaşan kur korumalı mevduat hesaplarının büyük bölümünü ekonominin çarkları arasına sokmak. Ekonomiye güven sağlanırsa kimse parasını dövize yatırmaz, çünkü getirisi enflasyonun gerisinde kalır. Gider bankada TL hesabı açar. Yüksek kazanç elde eder. Bankalar da bu parayı iş dünyasına kredi olarak kullandırır. Böylece en güzel gelişme yaşanır, tasarruflar yatırıma dönüşür. 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.