Avrupa'daki parasal genişleme ekonomik toparlanmayı sağlıyor. Ancak euro mum gibi eriyor. Bu tablo karşısında dünya merkez bankalarının euro varlıkları rekor seviyede azalmaya başladı. Euro rezervleri %22 düzeyine indi. Dolar rezervleri ise %63'e yükseldi. Euro'da taban görünemiyor.
Çin'de ticaret dengesi mart ayında resmen çöktü. İhracat %15, ithalat %12.7 geriledi. Çin ekonomisinin küresel resesyondan bu yana en yavaş büyüme kaydedeceği tahmininde bulunuyor. Bu beklenti güvenli liman olarak nitelendirilen varlıklara talebi artırıyor.. Bu gelişme dolardaki yükselişi körüklüyor. ABD'de bugün perakende satışlar, yarın da sanayi üretimi belli olacak. İki veri de mart ayına ait.. Hatırlayın, mart ayında tarım dışı istihdamda büyük hayal kırıklığı yaşanmıştı.
FED'in faiz artışı için haziranda düğmeye basacağı öngörülüyor. Ama istihdamdaki bozulma karşısında kritik verilerin tahminlerin gerisinde kalma ihtimali var.
Dolar 2.650 TL'yi aştığı için 2.670 TL'nin yolu açıldı.. Ama ABD verileri tahminleri aşamazsa dolar hızla geri döner.. Şu an için biraz riskli görünüyor ama yüksek seviyeler satış fırsatı olarak kullanılabilir...
Yüksek dolar ülkemizde başta ihracatçılar olmak üzere dolarla satış yapan firmalara yarıyor. Bankalarda dolar mevduatı bulunanların serveti katlanıyor. Merkez Bankası bile dolardaki artıştan dolayı geçen sene 8.6 milyar TL kâr etti. Yüksek kur ithalatı pahalı hâle getiriyor, yani dışarıya ödediğimiz döviz azaldığı için cari açık küçülüyor. Pazar yerli üreticilere kalıyor, rekabet şansları artıyor. Ara malı ithalatını ABD yerine Avrupa'ya kaydırmak gerekiyor.
Dolar sadece Türkiye'de değil yurt dışında da yükseliyor. Yani aslında panik yapmaya gerek yok, bütün gelişmekte olan ülkeler gibi bizim paramız da değer kaybediyor. Dolar endeksi 100 seviyesine dayanarak son 12 yılın zirvesine çıktı, euro-dolar paritesi 2003'ten bu yana ilk kez 1.0460 sente indi. Ama hemen hatırlatıyorum, büyük şirketlerimiz dövizdeki açık pozisyonlarını Avrupa bankalarından son derece düşük maliyetle borçlanarak kapatıyor.
Dolardaki artışın en olumsuz yanı akaryakıt fiyatlarının yüksek kalması.. Maliyetler yükseleceği için enflasyon yukarıda kalacak, faizde indirim kapısı kapanacak, büyüme hızı düşecek! İşte hükümet bu yüzden dev projelerle kamu harcamalarını arttırıp ekonomiyi canlı tutmaya çalışıyor.