Başıboş genç sorunu

A -
A +

Eskiden bir parkın yanında otururduk. Özellikle yazları geç saatlere kadar gençler karışık gruplar hâlinde otururlardı. Ne zaman erkek olan gençler küfürlü konuşmaya başlarsa hemen seslenirdim. Ya da parktaysam yakınlarına gider uyarırdım. “Gençler, kızlar var yanınızda, onlara ayıp olmuyor mu?” diye.

 

 

 

Şimdi artık yapmıyorum. Yapamıyorum. Çünkü artık küfürlü konuşanlar erkek çocukları değil. Kızlarımız birbirlerine, birbirlerinin annelerine, cinsel organların isimleriyle küfürler savuruyor, sonra da hem küfrü eden, hem de edilen katıla katıla gülüyor.

 

 

 

Kız kardeşlerimizin kendi aralarında en kibar seslenme sözü “lan”, birbirlerine en yaygın hitap sözü “kanka”.

 

 

 

Ya da genç çiftlere denk geliyoruz sokakta, el ele, kol kola, hitapları ise şöyle başlıyor “Lan gerizekalı bir de buluşmayalım diyordun”. Böyle başlıyor ama böyle kalmıyor, kız erkeğe, erkek kıza, ağzına geleni söylüyor.

 

 

 

Her jenerasyona kendilerinden sonra gelenler tuhaf gelir derler ama bu genç jenerasyondan bile aklı başında olanlar kendi yaşıtlarının bu durumundan aşırı rahatsız.

 

 

 

- Ekonomik şartlar zorlaştıkça, babalar evden uzaklaşıyor.

 

 

 

- Boşanmalar arttıkça babaya da anneye de sorumluluk duymayan, istediği gibi davranmaya özgür, hatta anne babasının kendisine borçlu olduğuna inanan gençler çoğalıyor.

 

- Boşanmasalar bile babanın evdeki etkisi, ağırlığı azaldı. Kadınların eşlerine saygısı azalınca, çocukların da azaldı. Kadın ve çocuk evde, erkek ise dışarıda, anne kendi havasında, baba ise ya kendini işe güce, ya tribünde futbol peşinde, ya okey masalarında ya da daha kötü yollarda. Aile kavramsal olarak dağıldı, resmiyette dağılmasa bile.

 

 

 

- Kız - erkek çocuk farkı gitgide azalıyor. Cinsiyetsizlik projesi birçok cephede üstümüze üstümüze geliyor. Erkek gibi giyinen kızlar, kız gibi giyinen erkekler derken gençler cinsiyetsiz bir orta noktada buluşturulmaya hazırlanıyor.

 

- Anneanne, babaanne, dede kavramları tümüyle ortadan kalktı, onlar zaten ne eve girebiliyor, ne de gençler onların evine gidiyor. Çekirdek aile kavramı bizim sonumuzu getiriyor.

 

 

 

Bir sosyal medya videosu izledim. Genç kız sosyal medyada çok açık kıyafetlerle videolar paylaşınca alta yorum gelmiş “Senin baban yok mu?” diye.

 

 

 

Bir sonraki videoda kız babasıyla çıkmış kamera karşısına. Kız yine açık saçık kıyafetlerle. “Babamı sormuştunuz, işte burada” diyor. Aslında meydan okuyor babalık müessesesine. Babalığın iktidarını devirmiş olmanın gururuyla bunu paylaşabiliyor.

 

 

 

Mesela bu gibi videolarla fenomen olan gençler var. Ünlü olana kadar anne-babaları utanç içinde, para kazanmaya başladıktan sonra ise senaryo tümüyle değişiyor. “Çocuğumuzla gurur duyuyoruz, kendi parasını kazanıyor” demeye başlıyorlar. Para her şeyi değiştiriyor.

 

 

 

16 yaşındaki kızını 50-60 yaşlarındaki sarhoşların masalarının olduğu mekânda sahne alması için götüren, ona şoförlük yapan babanın psikolojisini düşünün. “Kızımı koruyorum, onu yalnız bırakmıyorum” diyor ama onu o masalara o açık kıyafetlerle sunan da ta kendisi. Ama kızı para kazanıyor. Kızı ünlü oluyor. Eve para getiriyor ya, o yüzden sorun yok.

 

 

 

Çünkü eğer karakter yoksa para insanı bozuyor. Hem karakter hem de para yoksa o zaman o insan onursuzluğun elinde oyuncak, olur olmaz masalara ise meze oluyor.

 

 

 

Ama biz başıboş köpek sorunu kadar konuşmuyoruz bu başıboş gençlerimizin sorunlarını.

 

 

KUMARA DÜŞEN BABALAR

Aileleri tarumar eden, yeni ama yeniden hortlayan bir derdimiz daha var: Kumar.

 

 

 

Türkiye’de aslında kumar yasak. Ama duyumlarıma göre İstanbul’da bazı lüks otellerin bazı katlarında özel kişilere kumar partileri veriliyormuş. Milyonlarca lira soyulup çıkan iş insanları arasında intihar edenler var. Onları oralara çekebilmek için de lüks spor salonlarında, lüks kafe ve restoranlarda şık kıyafetli, süslü kadınlar dolaşıyor. Tesadüfen tanıştığı zengin adamları sanki ona bir jest yaparcasına bu kumar partilerine götürebileceğini söylüyor.

 

 

 

Bu çok büyük bütçelerin döndüğü kumar türü. Bir de sanal, yasa dışı bahis mevzusu var.

 

 

 

Beyaz yakalı, işinde gücünde, aklı başında görünen insanlar da internet ortamında kumara düşmüş durumda. Para kaybediyor, kaybettiklerini yerine koyabilmek için çalıştıkları şirketlerden, müşterilerden, hatta eşlerinden para çalmaya başlıyorlar.

 

 

 

Bir büyük problem de burada.

 

 

 

Birçok örnek duyunca bunu da yazmam gerektiğini düşündüm. Kumarın yasak olduğu ülkemizden birkaç kumar manzarası.

 


Rabbim evlerimizi, yuvalarımızı, ailelerimizi korusun.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Erhan Yılmaz25 Ağustos 2024 13:18

Ömer Bey, ağzınıza sağlık. Tam nokta atışı yapıyorsunuz. Maalesef hayat maddi ve manevi çok yozlaştı. Allah Ümmeti Muhammed'in hidayetini versin Amin. Kolay gelsin

mustafa iyidoğan25 Ağustos 2024 11:23

AMİİİN !!!!