Merih’e ceza için teşekkürler UEFA!

A -
A +

Başında tatsız, tuzsuz olduğumuz, pek de öz güvenli gitmediğimiz EURO 2024 Avrupa Şampiyonası’nda işler çok değişti. Mevlâna’nın “Sen yürüdüğünde yol görünür olur” sözündeki gibi süreç herkesi olgunlaştırdı.

 

 

 

Futbola meraklı biri değilim, konuşmayı, yazmayı çok anlamsız buluyorum. Ama futbol üzerinden ülkelerin, toplumların dizaynı, ülkeler arası savaşların futbol örtüsünün altına saklanıp yapılması söz konusu olduğunda orada iş değişiyor.

 

 

 

Merih Demiral bu konunun bu kadar büyüyeceğini düşündü mü, yoksa düşünmeden mi yaptı bilinmez. “Sizin hayır gördüklerinizde şer, şer gördüklerinizde hayır vardır. Allah bilir de, siz bilemezsiniz” buyuruluyor Bakara suresi 216. ayette. Bu bozkurt selamı da böyle.

 


Belki hayatı boyunca bozkurt selamı vermemiş, muhtemelen de hayatı boyunca da vermeyecek olan insanlardık. Ama ne zaman ki Hitler’in Nazi selamıyla Altaylardan Tuna'ya, Kerkük'ten Kırım'a, Balkanlara kadar Türk soyunun birbirini tanımak için yaptığı ve Türklüğün sembolü olan bozkurt selamını bir tuttular, o zaman işler değişti.

 

 

 

Belki de bozkurt selamını sadece bir siyasi partinin mensuplarına bırakmamalıydık.

 

 

 

Çünkü senin bozkurt selamınla kavgası olanın derdi bozkurt değil. Onun bayrağınla da problemi var. O bayrağı yanında açtığın İslam sancağıyla da problemi var. Sadece 783.562 km²’lik güncel sınırlarımızla değil, bütün coğrafyamızla problemi var. Balkanların kalbinin hâlâ burada atmasıyla da dertleri var. Afrika’da beyaz insanı görünce kaçan, göğsünde Türk bayrağını görünce ise durup sonra hiç düşünmeden gidip sarılan Afrikalının bu sevgisiyle de problemi var. Ezanla da problemi var.

 

 

 

Ona sadece bozkurt selamını vererek onu durduramazsın. Susturamazsın. Tam tersi zafer kazandırmış olursun. Bir sonraki adıma geçer.

 


Ve bunların en azılıları, bütün bu Avrupalıları galeyana getirenleri üzgünüm ki Almanca konuşanlar değil, Fransızca konuşan değil. Gazi Meclis’te kasıla kasıla oturan yahut o meclisten her ay hesabına 77 bin 565 lira emekli maaşı yatırdığımız, Türkçe konuşan tipler.

 

 

 

Avrupalılar da “Türk’e düşman olan bana dosttur” prensibiyle geçmişten beri beslediklerinin yönlendirmesiyle birdenbire Merih’i, bozkurt selamını kendi atalarına benzetmeye kalktılar. Çünkü bilinçaltlarında kompleks var. Birileri onlara “Sizin atanız Hitler, Stalin, Mussolini, esas kafatasçı, esas ırkçı sizsiniz” demesin diye, yüzlerine vurmasın diye ön alıp onlar birilerine faşist diyorlar.

 

 

 

Bir tanesi Alman İçişleri Bakanı Nancy Faeser, şöyle demiş: “Aşırı sağcı Türklerin sembollerinin stadyumlarımızda yeri yoktur. Avrupa Futbol Şampiyonası'nın ırkçılık platformu olarak kullanılması kesinlikle kabul edilemez. UEFA'nın konuyu araştırıp yaptırımları değerlendirmesini bekliyoruz.

 

 

 

Altına şöyle yazdım “Sayın Bakan, bu sadece bir kurt sembolüdür, kurt Türklüğün efsanevi bir sembolüdür. Nazi işaretiyle karıştırmayın. Biz Türklerde hiçbir kafatası milliyetçiliği veya üstün ırk iddiası yoktur. Eğer aşırı sağcı bir faşizm arıyorsanız aynaya bakın.”

 

 

 

Ve bu mesaja çok enteresan bir cevap geldi Francesco isimli birinden.

 

 

 

“Küçük parmak Türk'ü, işaret parmağı ise İslam'ı simgelemektedir. Kurt selamında oluşturulan yüzük dünyayı simgelemektedir. Üç parmağın birleştiği nokta damgadır. Bunun anlamı şudur: “Türk-İslam damgasını vuracağız dünyaya”.

 

 

 

Şimdi size soruyorum, bozkurt işaretinin bu açılımını kaç Türk bilir? Çevrenize sorsanız kaçı bilir? Ben bunu bir Avrupalıdan öğrendim.

 

 

 

Çünkü bizim aslında kim olduğumuzu biz unuttuk, ama onlar hiçbir zaman unutmadı. Korkuları bundan. Tekrar aslımızı hatırlamamızdan. Yattığımız yerden kalkmamızdan, ayağa kalkıp eski hâlimize dönmemizden.

 


Sonuç olarak FETÖ ve PKK’lıların lobi faaliyetleriyle Avrupa, Avrupa’nın baskısıyla da kişiliksiz UEFA, Merih’e iki maç ceza verdi.

 

 

 

Biz Türklerin durduk yere olan gücüyle, bir haksızlık olduğunda, hakkı yendiğinde, zulme uğradığında ortaya çıkan gücünün arasındaki farkını keşke dedeleri onlara anlatsaydı. Tahminim odur ki bu karardan çok pişman olacaklar.

 

 

 

Turnuvadan elenebiliriz, daha da ileri de gidebiliriz. Ama biz bu turnuvadan çok önemli şeyler kazandık. Dostu, düşmanı hatırladık. Değerlerimizi, sembollerimizi yeniden kazandık. Teneke kupadan çok daha değerli, kıymetini bilene…

 

 

 

Teşekkürler UEFA, bu cezanız birçok hayra vesile oldu. Sağ olun.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Mehmet yayla 7 Temmuz 2024 22:18

Muhteşem teşekkürler ağzınıza sağlık

Irfan oto 7 Temmuz 2024 13:57

Mükemmel bir yazı inşallah Türk dünyası için yeniden bir ayağa kalkma yüzyılı olacak