Kadir gecesinin fazîleti

A -
A +

“Mübârek” sıfatıyla sıfatlanan ve İslâm dîninin kıymet verdiği on geceden biri de Kadir gecesidir.

 

 

 

Bilindiği üzere, bazı mekânlar emsâline göre daha mukaddes, bazı insanlar akrânına nisbetle daha muhterem olduğu gibi, bazı zamanlar da benzerlerine nazaran çok daha kudsî, mukaddes ve mübârektir.

 

Nasıl ki, altın madeni bakır, demir, kömür gibi madenlerden çok üstün ise; yine yâkût taşı diğer normal taşlardan çok kıymetli ise, bu gece de diğer normal gecelerden çok üstündür.

 

“Bereketli, hayırlı, faydası bol, feyizli” demek olan “mübârek” sıfatıyla sıfatlanan ve İslâm dîninin kıymet verdiği on geceden biri de Kadir gecesidir. [Bu 10 gece, Hicrî-kamerî sene içerisindeki sırasına göre, 1 Muharrem, 10 Muharrem (Aşûre), Mevlid, Regâib, Mi'râc, Berât, Kadir, Ramazân Bayramı, Arefe ve Kurbân Bayramı geceleridir.]

 

Kur'ân-ı Kerîmin, Resûlullah Efendimize gelmeye başladığı ve Ramazân ayı içinde olan “Kadir gecesi”nin fazîleti (üstünlüğü), bin aydan daha fazîletli [hayırlı, kıymetli] olduğu, bizzât Allahü teâlâ tarafından, Kur'ân-ı Kerîm’de “Kadir sûresi”nde, açıkça bildirilmiştir. Bu gece, Kur'ân-ı Kerîm’de medhedilen en kıymetli gecedir. Hadîs-i şerîfte de buyuruldu ki: “Allahü teâlâ indinde en kıymetli gece, Kadir gecesidir.”

 

Kadir gecesinin hangi gece olduğu kesin olarak bildirilmemiştir. Nitekim bir hadîs-i şerîfte: “Allahü teâlâ, 5 şeyi 5 şey içinde gizlemiştir: Rızâsını tâatte, gazabını günâhlarda, orta namazı 5 vakit namazda, evliyâsını halk arasında, Kadir gecesini ise Ramazân ayı içinde saklamıştır” buyurulmuştur.

 

İmâm-ı Şâfiî, Kadir gecesi Ramazân-ı şerîf ayının 17. gecesi, İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe ise, 27. gecesi olması çok vâkı’ olur buyurmuşlardır.

 

Hadîs-i şerîflerde, bu gecenin, Ramazân ayının son on gecesinde yani 20-30. geceleri arasında aranması bildirilmiştir. Nitekim Eshâb-ı Kirâm, Peygamber Efendimize Kadir gecesinin ne zaman olduğunu sorunca: "Kadir gecesini, Ramazân ayının son on gününde arayınız" buyurmuştur. Bir başka zaman sorulduğunda ise, Kadir gecesini, Ramazân ayının 27’sinde aramalarını tavsiye buyurmuşlardır.

 

[Bu husûstaki hadîs-i şerîflerden ikisi de şöyledir: “Kadir gecesini, Ramazânın son on gününde arayın” (Müslim); ve “Kadir gecesi Ramazânın 27. gecesidir” (Ebû Dâvûd)

 

Kadir gecesine kavuşmak için herhâlde en pratik çâre şudur: Ramazânın bütün geceleri ihyâ edilirse, Kadir gecesine rastlanılmış olur.

 

Bu gecede çok tevbe ve istiğfâr etmeli, Allahü teâlâya duâ, münâcât, tazarru’ ve niyâzda bulunmalı, yalvarıp yakarmalı; kazâ namazları kılmalı; Kur'ân-ı kerîm okumalı, sevâbını ölülerimizin rûhlarına da göndermelidir.

 

Peygamber Efendimize de salât ü selâm okumalıdır.

 

Kıymetli fıkıh ve ilmihâl kitaplarından fıkhî mevzûları okuyup ilim öğrenmelidir.

 

Bu vesîleyle, asîl milletimizin ve bütün İslâm âleminin Kadir gecelerini cândan tebrîk eder, sevdikleriyle birlikte sıhhat ve âfiyet içerisinde nicelerine kavuşmalarını, Cenâb-ı Hak’tan tazarru’ ve niyâz eyleriz.

 

 

 

Prof. Dr. Ramazan Ayvallı'nın önceki yazıları...