Dünya, katliâma seyirci

'91'de Irak, sadece Kuveyt'e girmişti. Şimdi, Filistin'de yaşananlar, dün orada yoktu. Buna rağmen I. Bush başkanlığındaki Amerika, çileden çıktı ve dünyayı da arkasına alarak Irak'a savaş açıldı. Bugün, İsrail, bir başka devleti hunharca işgal etmekteyken aynı dünya, kör, sağır ve dilsiz. Dünya, terörizme, katlima ve soykırıma yalnızca seyirci. II. Bush'un zımni muvafakati olmasa eli kanlı katil Şaron'un bu cesareti bulması mümkün değil. Şımarık İsrail askerleri, vicdansızca adam öldürmekle de kalmayıp aynı zamanda edepsizliğin de dikâlâsını işlemekteler. Gafil dünyaya gösteri yaparcasına kameralar önünde Yaser Arafat'ın karargâh duvarına bevl ettiler. Şaron, hem katliam yapıyor, hem dünyayla dalga geçiyor. Yahudiler, güya sadece tecrit politikası güdüyorlarmış. Hangi tecrit? Arafat, fiilen esir edilmiştir. Hem esir ve hem de katıksız hapse mahkûm. 16-50 yaş arasındaki binlerce Filistinli erkek de evlerinden alınarak toplama kamplarına konmak üzere meçhul yerlere götürülmekte. Dünya, haksızlık karşısında susuyor. Susulsa belki o bile bir mânâya gelir. George W. Bush, insanı hayrete düşüren bir saçmalıkla Yaser Arafat'tan terörü durdurmasını istemektedir. Kınamayınız, mazurdur. Afrika'yı kıta değil de ülke sanacak kadar dünyadan habersiz bu adam, meselelere işte bu kadar vâkıf. O öyle, ya şu sözde Arap devletleri? Onlara ne demeli? Hiç mi kanlarına dokunmuyor, hiç mi milliyet hisleri rahatsız olmuyor? Hiç mi alacakları bir tedbir, bir müeyyide yok? Halkları da hükümetleri de rehavet içinde. Ne İsraili destekleyen devletlere karşı bir ekonomik zorlama, ne bir nümayiş, ne hiç bir şey!.. Milyonlarca kere yazıklar olsun. Türkiye'ye gelince... Orada da kocaman bir hayal kırıklığı meydana geldi. Bu kör-topal, hatta şaşkın politikayla mı bölgede ve dünyada söz sahibi olacağız? Öyle bir niyet varsa böyle zamanlar büyük politikalar için bulunmaz fırsattır. Girersin araya kanı durdurur, iki taraftan da sivil insanların ölmesinin önüne geçer, adaleti temin edersin herkes da sana itaat mecburiyetinde kalır. Silik, pasif, kokmaz-bulaşmaz bir siyasetle nereye varılır? O ne mantık kısırlığıdır öyle? İsrail'le tankların yenilenmesi andlaşması için imzalar daha farklı bir zamanda atılamaz mıydı ki tutup saldırganları dolaylı olarak finanse eder tarzda şu savaş ortamında bunu yaptınız? Halbuki o kozu, Şaron'u barışa zorlamak için kullanabilirdiniz. Türkiye, bu andlaşmayı derhal askıya almalıdır. Almazsa tarihi bir vebal altına girer. İslâm âlemi, sözde İslam ülkeleri dökülüyor. Onun için kimsenin 16-17 yaşındaki Filistinli kızlarla delikanlıları kınamaya hakkı yok. Eğer bir memlekette lider, şahadeti göze alabiliyor, o memleketin çocukları da vatanları için can feda edebiliyorlarsa orada zafer mukadderdir. Zulüm, hiçbir zaman pâyidâr olmamıştır. Filistin, bugün mazlum ve mağlup gibi görünse de nihai zafer onların olacaktır.