İstanbul’dan sorumlu bakanlık

A -
A +

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun adlî seyri şöyle:

 

1-YSK Hâkimlerine "ahmak!" dediği için şerefe karşı açılan suçlar cümlesinden olarak 7 ay 15 gün hapsi istenen dâvâ. Derdest; sürmekte olan bu dâvâ, sübut bulup da kesinleşirse sanık, seçme ve seçilme hakkından menedilebilir.

 

2-Beylikdüzü B dönemine dair ihale yolsuzluğu dâvâsı. İst. 10. As. Ceza Mah’deki dâvâda sanık, 3-7 yıl arasında cezayla muhakeme ediliyor. Mahkûmiyet hâlinde siyâsî yasak kararı verilebilir.

 

3-İstanbul C. Başsavcısı Akın Gürlek’e hakaret dâvâsı. İddianamesi kabul edilen dâvânın ilk duruşması, 11 Nisan 2025’te yapılacak. Savcı, mahkemeden 7 küsur yıl hapis ve kamu hizmetlerinden yasaklama getirilmesini talep etmekte.

 

3-Bilirkişiye hakaret dâvâsı. İlk celse 12 Haziran 2025’te icra edilecek. TCK’ya göre 2-4 yıl arasında mahkûmiyet isteniyor.

 

4-Usulsüz harcamalarla vazifeyi suistimal dâvâsı. İddianame, henüz mahkemeye arz edilmedi.

 

5-Resmî evrakta sahtekârlık yoluyla sahte diploma elde etmekle alâkalı soruşturma devâm ediyor. Tahkikatın akabinde iddianame tanzimiyle dâvâ açılır.

 

6-Ordu Valisi Seddar Yavuz’un Ekrem İmamoğlu aleyhine açtığı mânevî tazminat dâvâsı.

 

7-İst. C. Başsavcısı Akın Gürlek’in açtığı mânevî tazminat dâvâsı.

 

8-CB Recep Tayyip Erdoğan’ın ikame ettiği mânevî tazminat dâvâsı…

 

Şu hâle göre İBB Belediye Başkanı aleyhinde 5 ceza dâvâsı derdesttir. 3’ü yargılama safhasındayken, 2’sinin evrakları ikmâl edilince iddianame, mahkemeye arz edilecektir.

 

Adı geçen hakkında 3 de tazminat istenen hukuk dâvâsı mevcuttur.

 

Bunların toplamı 8 dâvâ ediyor...

 

Ayrıca:

 

Ekrem İmamoğlu ve 99 şüpheli, 19 Mart 2025 sabahı “suç örgütüne üye olmak, irtikâp, rüşvet, nitelikli dolandırıcılık, kişi verilerini hukuka aykırı şekilde ele geçirmek, ihaleye fesat karıştırmak, yolsuzluk ve terör örgütüyle iş birliği" suçlamalarıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından gözaltına alındılar. Beylikdüzü ve Şişli Belediye başkanlarıyla, İmamoğlu’nun yakın çalışma arkadaşlarından bazıları da nezarete alındı. Arananlardan birkaçı firar etti, yurt dışına kaçanlar oldu. Kaçaklardan bazıları bulundu. İBB Meclisi İştirakler ve Bağlı Kuruluşlar Komisyonu Başkanı ve "Gölge Başkan" ünvanlı Ertan Yıldız da 21 Mart günü yakalandı. Böylece gözaltı sayısı 88’e yükseldi.

 

İmamoğlu İnşaat’la, Başkan Danışmanı ve Medya AŞ Başkanı Murat Ongun’un mal varlığına el kondu. Şüphelilerden Nuhoğlu Holding YK Başkanı Ali Nuhoğlu’nun evinde 40 milyon, ofisindeyse 1 milyon 300 bin TL ele geçirildi.

 

Danışmanın danışmanı firarî şüpheli Emrah Bağdatlı ise bir süre öncesine kadar maaşlı, sâde bir kameraman iken Murat Ongun’a danışman olmuş ve iddiaya göre adına kurduğu muhtelif şirketler için İBB’den 60 adet ihâle almıştır. Ertan Yıldız hakkında denilenlerse dudak uçuklatacak cinstendir. AVM sahiplerine "iki sene sonra CB olacak birini karşınıza almak istemiyorsanız şu kadar para vereceksiniz; aksi hâlde belediye meclisinde AVM’nizin depreme dayanıklı olmadığına dair karar çıkartırız!" diye şantaj yaptığı kayıtlara geçmiş bir başka iddiadır…

 

Bilindiği gibi diğer suçlamaysa "kent uzlaşısı" adı altında menfaat temin etme karşılığı terör örgütüyle iş birliği yaparak teröre bulaşmış kişileri İBB ve bağlı kuruluşlara yerleştirmeye dairdir.

 

Her iki suçla alâkalı hazırlanacak evrak, dosyaları aşıp düzineyi bulan klasörler olacağı bellidir. 

 

Görüldüğü gibi İBB Başkanı hakkında 8 adet açılmış veya açılacak dâvâ mevcuttur. Bu son vak’a ile de suç örgütüne üye olma ve terör örgütüyle iş birliği suçlarından dolayı da ceza ve hukuk dâvâları açılacaktır. Dolayısıyla seçmenin İstanbul’u şerefine teslim ettiği insan hakkında çok sayıda dâvâ, mahkemeleri meşgul edecektir. İsnad, iddia ve ithamların beşte biri gerçek olsa dahi ortadaki yeter ayıptır! Çok vahim bir durumla karşı karşıyayız. Milletçe sanki bir mafya filmi seyrediliyor!

 

İBB Başkanı her kim olursa olsun kendisinin veya mesai arkadaşlarının zikrolunan isnatlarla itham edilmeleri ne demektir?

 

İstanbullu bu muameleye layık mıdır?

 

İstanbul markamıza hâlel getirmekle Türkiye’nin imajını dünya önünde lekelemek kimin hakkı olabilir?

 

Bu sebeple 20 Ekim akşamı ekrandan yaptığımız teklifi bir kere de sütunumuzda tekrar ediyoruz:

 

Hükûmette "İstanbul’dan Sorumlu Bakan" olmalıdır. Şehircilik Bakanı var ama bu dediğimiz farklı. İBB bütçesi, 5 bakanlık bütçesinden fazla. Türkiye’nin dörtte bir nüfusu İstanbul’da yaşıyor. Bu belde, bir ucu İzmit’e bir ucu Tekirdağ’a dayanmış olarak şehir ölçüsünü aşıp ülkeleşmiş…

 

Bütün bunlar ve daha birçok sebeple Kabine’de İstanbul’dan sorumlu bir Bakan yer almalıdır, diyoruz.

 

 

 

Rahim Er'in önceki yazıları...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.