Liderlerin eksik tarafları

Eğer liderlerin eksikliğini sıralamak gerekirse... Bazıları gülmeyi bilmiyorlar. Gülmüyorlar değil, gülmeyi bilmiyorlar. Gülebilen, tebessüm eden lider, etrafını ve dalgalar halinde cemiyeti rahatlatır. Göreceksiniz bundan böyle gülen liderler daha avantajlı olacaklar. Sonra liderlerin hepsi Türkçe'yi de iyi kullanamıyorlar. Demek ki Lider Hocalarına ihtiyaç var. Hani Osmanlı yönetiminde Padişah Hocaları vardı. Bazı filmlerde görüldüğü gibi padişahlar astığı astık kimseler değildi ve olamazdı. Selçuklu Sultanlarının da hocaları bulunuyordu. Zaten tarihi incelediğinizde Hükümdara yol gösteren biri muhakkak mevcut. Lider de bir insan. Onun da zaafları, eksikleri, kusurları, hırsları var. Bunları tersine çevirecek bir rehber adam gerekli. Lider her şeyi bilemez. Herkes gibi onlar da istişareye muhtaç. Diğer bir noksanlık da okur yazarlık. Liderlerimizin kaçı okur yazar? Kaçı eser sahibi? Kaçı kitap okuyor... Bunlar olmayınca geriye ne kalır? Bir lider, bunları yapmadan kendini nasıl yeniler? Bakınız... Hatırladıklarımızı sıralayalım.. Fatih, Yavuz, Kanuni, Selim şairdi, II. Mahmud'la Abdülmecid hattattı. Eğer çerçeveyi genişletirsek daha bir çok melek sayılabilir. Huzur Dersleri adıyla padişah meclislerinde ilim ve san'at sohbetleri yapılırdı. Cumhuriyet dönemine gelince su yavaş yavaş çekilmiş. Atatürk'ün Ruşen Eşref Ünaydın'a dikte ettirerek yazdırdığı Nutku var. Bir de Demirel yine dikte metoduyla yazdırmakta. Eh işte Ecevit'in de şiir kitabı sayılabilir. Hepsi bu kadar. Haydi yazma, kabiliyet ister diyelim ya okuma? Liderlerin kaçı okuyor? Kaçı tiyatroya gidiyor? Sinemaya gidiyor? Kaç lider konuşmasını beyitlerle, kıssalarla, menkıbelerle zenginleştirebiliyor? Galiba toplum liderlerden çok şey beklemekte.. Onların insani taraflarını buduyor. Hep vermelerini istiyor. Onlar da yalnızca siyasete onun kavgalarına, hırçınlıklarına kilitleniyorlar. Bu lider tipini aşmak lazım. Türkiye'ye okuyan, yazan, gülebilen, hatta ağlayabilen. Halkın arasına katılan, bir açık oturuma telefon ederek fikirlerini söyleyen. Hata etmekten korkmayan lider lazım. Dört duvar arasında ve dört kişinin kuşattığı, dünyadan kopuk at gözlüğü takmış insanın en evvel kendine faydası yoktur. Bu lider.. Cumhurbaşkanı, başbakan, parti başkanıdır. Gerçekçi olarak topluma yaklaşsınlar. Eksiklerine baksınlar. Sevebilsinler, gülebilsinler, düşünebilsinler.