Sözün Büyüsü

A -
A +

"Sözün Büyüsü" TRT-2'de yayınlanan bir edebiyat programının ismi. Denk geldikçe takip etmeye çalışıyoruz. Yapımcı ve sunucularla aynı dünya görüşünü birebir paylaşmayabiliriz. Buna rağmen keşke mümkün olsa da hep takip edebilsek. Attila İlhan'ın sohbetleri gibi o da kültürümüz için gerekli. Demek ki TRT-2'ye çok görevler düşüyor. O kadar malayani, o kadar boşa geçen saatler içinde bir edebiyat programının olması teşekkür edilmesi gereken bir çalışmadır. Herhalde bütün kanallar içinde tek edebiyat saati bu program. TRT'nin web sayfasındaki kısa tanıtımı şöyle. "Çağdaş edebiyatımızın büyük değerleri yanında umut veren edebiyatçılarımızın da tanıtıldığı programda edebiyatçılarımız çeşitli yönleri ve değişik özellikleriyle tanıtılıyor". Böyle sunulmamalıydı. O satırların kaleme alınmasından maksat seyircinin okuyup merak ederek o saatte o ekranda olması. Üç satırlık yazı "tanıtma" salatasına dönmüş. Ayrıca sunucu isimleri de yok. Sonra neden sadece çağdaş edebiyatçılar. Acaba programda tarihe mal olmuş edebiyatçılarımız hiç konuşulmuyor mu? Bildiğimiz kadarıyla akış üç sunucunun sohbeti şeklinde cereyan ediyor. Galiba arada bir de konuk alıyorlar. Salı akşamki böyleydi. Bahis Haldun Taner'e dairdi. Haldun Taner uzun uzadıya irdelendi. Bu ismi hiç işitmemiş olanlar bile yazar hakkında bilgilenmişlerdir. Keşke yalnızca bir görüşe mensup edebiyatçılarımız değil, bütünüyle bu toprakların edebiyatçıları doğum-ölüm veya eser verdikleri tarihlerde veya bir başka münasebetle ekranlara taşınsa. Hatta artık bütün Türk dünyasının hatta hatta İslam dünyasının ve muhakkak ki bütün dünyanın sayılı edebiyatçıları dile getirilse. Hayat, dönen bir toptan ibaret değil. Şiir gerçeği var. Roman var, Tiyatro var. Bunlar insanın iç dünyasına hitap ediyor. Zenginlik gönülden başlar. Önce gönül krizini atlatmalıyız. Sözün Büyüsü programı biraz daha işlenmeli. En mühimi de ideolojik ve amatör tavırlardan uzak durmalı. Amatör dediğimiz şu. Sayın Talat Halman '30'lu yıllar sayılmazsa 70'lerdeki ilk kültür bakanımızdır. Programa bir mevzuda fikrini almak için bir kereliğine davet edilmiş olsaydı alt yazıda "ilk kültür bakanı" diye yazılabilirdi. Ancak o programın değişmez elemanı. Artık her seferinde tekrarlamaya gerek yok. İdeolojik tavra gelince... İşte o çok fena. Kulak tırmalayıcı ve rahatsız edici. Alim Şerif Onaran, o programı katılaştırıyor. Sevilme şansını düşürüyor. Haldun Taner'in anlatıldığı, seyircinin de akademisyen konuşmacıyı tat alarak dinlediği bir programda birden bire "Osmanlı artıkları" diye bir laf etti. Artıklar, yazılarında Osmanlıca kelime kullananlarmış. Bir edebiyat programında edebi böylesine zorlayan bir söz çok inciticidir. Bu düpedüz küfretmektir. Osmanlıca kelime kullanmayan mı var? Üstelik kendisi bizzat ırkçılık denecek şekilde geniş kitlenin haberdar olmadığı bir üslupla konuşuyor. Mesela salı akşamı "... yazarlığa gönenler" gibi bir cümle sarf etti. Gönen, Türkçe'de yok mudur? Vardır. Üstelik bir ilçe ismidir. Fakat özenmek ve benzeri anlamlar için bugün kullanmıyoruz. Buna rağmen, Alim Şerif Onaran kullanabilir. Şahsî tercihidir. Fakat televizyon programı hususi zevklere hitap etmez. TRT kurumu, o programı edebiyattan uzak olanları da edebiyata dost yapmak için hazırlattırıyor. Seyirciye anlaşılmayan kelimelerle hitap edilince o program izlenmez. Sayın Onaran anlaşılmıyor. Bir de kalkmış kendisi gibi konuşmayanlara "Osmanlı artıkları" demekte. Bu hastalığın aşılması lazım. İsminde alim ve şerif kelimeleri olan bir yazar nasıl olur da bir imparatorluğun devamı olan bir ülkede o imparatorluktan intikal eden kelimelere nefret duyar, onları kullananlara karşı böylesine ağır bir cümle sarf eder? Şükür ki dil konusunda 25/30 yıl önceye göre toplumda bir yumuşama olmuştur. Tabii akışa müdahale etmemeli. Reklamcısı, programcısı, şairi, yazarıyla... Türkçe kendini yeniden inşa edecektir. Biz kabile değiliz. Türkçe'miz de kabile lisanı olamaz. Ve elhamdülillah şunun bunun artığı da değiliz. Fakat elbette Osmanlı'nın torunlarıyız. Herkes nerede ne dediğini bilmeli... Herses edebini takınmalı. Öyle bir hakaretin yapıldığı yerde sözün büyüsü kalmaz.

300
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.