Yerinde birliktelik

Türk Dışişleri Bakanı İsmail Cem'le Yunan Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu'nun isabetli bir teşebbüsleriyle karşı karşıyayız. İki bakan, ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'la beraber İsrail ve Filistin'de olacaklar. Bu barış atağı yerindedir. Daha düne kadar birbirlerine hasmâne hisler içinde olan Türk-Yunan, münasebetleri, bugün yeni temsilcileriyle ortaklaşa olarak Ortadoğuda barış arayışı içinde. İsrail ve Filistinin ve bilhassa İsrail'in buradan çıkartması gereken dersler var. Komşu komşuya her zaman muhtaç. Milletler komşularıyla iyi geçinmek mecburiyetinde. Nitekim böyle bir adım için Yorgo Papandreu tek başına hareketi göze alamayarak Türkiye'yle birlikte bölgeye gitmeyi uygun bulmuştur. İlginci, Atina'nın haberin Ankara'da açıklanmasından sonra bunu işitmesidir. Aslına bakarsanız geç bile kalmış bir teşebbüs. Türkiye, çoktan müdahil olmalıydı. Buna tarihen, dinen, hukuken ve komşu ve insan olarak hakkımız var. Ne intihar komandosu ne sivil halkın katli. Ne evlerin yıkılması. Ne zulüm. Bölgemizde böylesi davranışlar hayat bulamamalı. Onun için hatta daha başka komşuları da yanımıza alarak Şaron lanetlisini durdurmalıyız. İsrail'in Powell'i aldatmasının önüne geçmeliyiz. Bir mahalle kavgasında bile araya girenler olurken böylesi bir dehşet önünde şu güne kadar herkesin donup kalması izahı zor bir mantıktır. Ziyaret, inşallah, sağduyunun hakim olmasına, akan kanın, akan gözyaşının dinmesine yaraların sarılmasına vesile olur. Barışın çok sür'atle temini ve Filistin'in sür'atle imarı ve Filistinlinin itibarının iade edilmesi lazım. Bir de yapılması şart olan var. O da Ariel Şaron'dan insanlığın kurtulması. Şaron, 21. Asrın yüz karasıdır. Yahudiler, Şaron'dan kurtulmalıdır. Tıpkı Amerikalıların G.W. Bush'tan kurtulmaları gerektiği gibi. Bunlar olmazsa bölge de dünya da daha çok hayal kırıklığına uğrar...