Allah'tan daha ne isterim

On dört yaşındaydım bir sene öncesinde. Trakya'nın bir köyünde yaşıyorduk. Ortaokuldan sonra Kırklareli'de bir süper liseye yazdırdı babam. Bir pansiyonda kalacaktım. Okumayı çok istiyordum. Babam ise okurken eğitimin dışında herhangi bir işle ya da arkadaşla uğraşmama konusunda sıkı tembih etmişti.

Hazırlığı bitirip eve geldiğimiz bir gün televizyon bozuk olup da tamirde zaman gecikince annem eve küçük bir radyo aldı. Kardeşim radyoyu kurcalarken birden, hızlı ve akıcı konuşan bir ses duyduk. Bir menkıbe anlatıyordu. Annem "Durun" dedi. Meğer dedemin anlattığı menkıbeyi anlatıyormuş. Dinledik. Dinledikçe hayran kaldı annem. Biz tabii o zamanlar çok kulak vermiyoruz.

Lise bire giderken annem gazeteye abone olmamız için beni görevlendirmişti. Israr ısrar üstüne derken gittim birkaç gazete bayiine sordum. Dediler ki: "Biz Türkiye gazetesi satmıyoruz."

Kırklareli kazan ben kepçe, bayi arıyorum... Sonunda pes ettim. Kaldırıma oturdum. Ayaklarıma kara sular inmişti. Etrafıma bakarken, üstümdeki tabelada "Türkiye Gazetesi Bayii" yazdığını gördüm. Şoktaydım!..

İçeri girdim hemen, abone oldum. Osman Ünlü Hoca'nın vaaz ve sohbetlerini dinleyip sorulara verdiği cevaplardan öğrendiği için kaza namazlarına başlamıştı annem. Kardeşime de bir telefon numarası vererek Tam İlmihal kitabını istemişti.

Aradığımız numara Holding kütüphanesininmiş. İstedik kitabı. Hemen o gün bir ağabey köye kadar getirdi. Annem de babam da evde yoktu. Yanımızda para da yoktu. Ağabeye durumu anlatmaya çalışırken o "hediyemiz olsun" dedi.

Kitapları aldım, bağrıma bastım, ağladım. Geçen sürede farkında olmadan ben de Osman Hocayı dinlemeye başlamıştım... Bir gün anneme kitapları okurken annem uyuyakaldı. Biraz sonra uyandığında "Kızım, bir beyaz kâğıt gördüm rüyamda, üzerinde yeşil yazı ile TGRT FM yazılıydı" dedi.

Annemin hep ondan söz etmesiyle biz de onun dinleyicisi olmuştuk. Hayranları arasına girmiştim. Sonra İslam Ahlakı'nı okumaya başladım. Kıyamet ve Ahiret, Herkese Lazım Olan İman... Bu güzide eserleri okudukça dünyam değişiyordu sanki...

Namaza başladım... Arkadaş çevreme yeniden çekidüzen verdim. Bu sürede üniversite sınavlarına girip kazandım. Ama üniversite önemli miydi? Ben asıl sınavımı kazanmıştım. Ehl-i sünneti doğru anlatan yolu bulmuştum... Allah'tan daha ne isterim.

        Rumuz: Nur-Ay