"Eş dost birlikte cenazeyi mezarlığa defnediyor. Cenaze defninin sonunda bakın ne oluyor?"
PTT'den bir iş arkadaşımızın annesi vefat etmişti. Babasıyla birlikte cenazeyi İsviçre'den Adana'ya götürüp döndükten birkaç gün sonra Stockholm'de taziye için yanına gittik. Arkadaş kendisine dilediğimiz başsağlığı sebebiyle bizlere teşekkür ettikten sonra Türkiye'ye gelirken yolda yaşadıklarını ve annesinin cenazesinin nasıl kaybolduğunu anlatmaya başladı. Söyledikleri inanılır gibi değildi!..
Arkadaşım ve babası, cenazeyi kurşun tabuta koyup uçağa veriyorlar. Kendileri de aynı uçakla Ankara'ya geliyorlar. Orada uçak değiştirip Adana'ya uçmak üzere başka uçağa biniyorlar. Fakat çift bilet satışı yüzünden uçakta yer olmadığından, arkadaş kendisi kokpitte uçmak zorunda kalıyor.
Üzüntü bir yandan, bu sıkıntılar bir yandan bir de ayakta uçmak zorunda kaldığı için hayli yorgun bitkin ve sinirli... O yıllarda kapalı alanlarda sigara yasağı da yok. Bu, sigara üstüne sigara içiyor. Bunun üzerine pilot niçin çok sinirli olduğunu ve böyle sigara içtiğini soruyor.
O da annesini kaybettiğini ve cenazesini Adana'ya götürmekte olduklarını söyleyince pilot diyor ki:
"Uçağın bagajında cenaze olsaydı bana bilgi verilmiş olurdu."
Pilot yine de durumdan emin olmak için Esenboğa ve Yeşilköy Havaalanlarını arıyor. Gerçekten de uçağa cenazenin verilmediği anlaşılıyor.
Hayret bir şey... Adana Havaalanı'nda pek çok kişi de cenazeyi almak için beklemektedir. Haliyle ortalığı bir telâş kaplıyor. Pilot herhangi bir olaya meydan vermemek için Adana Havaalanı'nı arayıp havaalanı yetkililerine diyor ki: "Mevtanın akrabalarını bulun cenazenin bir gün sonra Adana'da olacağını söyleyin ki olay çıkmasın."
O gün olay çıkmıyor ama ertesi gün ve daha ertesi gün cenaze boş yere bekleniyor... Tam 15 gün boyunca Avrupa'nın ve dünyanın değişik kentlerindeki havaalanlarında cenaze aranıyor. Bu üzüntüyü ancak yaşayanlar bilir... Sonunda cenaze, biraz da tesadüfen, Hamburg Havaalanı'nın bir hangarında bulunup Adana'ya getirtilerek teslim ediliyor.
Eş dost birlikte cenazeyi mezarlığa defnediyor. Cenaze defninin sonunda ne mi oluyor? Babası hemen oğlunun koluna giriyor diyor ki:
"Oğlum, annenizin ziynetlerini, her ihtimali düşünerek yanıma almıştım. Buraya gelmişken, bir işe yarasın, bana bir hanım bulsanız da İsveç'e yalnız dönmesem!.."
Prof. Dr. Osman Nuri Yıldırım-Antalya