Annemin hastane arkadaşına giderken...

A -
A +

Annem memleketten İstanbul'a ziyaretimize gelmişti. Oğlu kızı kim varsa İstanbul'a göçünce kadıncağız da ne yapsın. Köydeki toprağımızdan ve yaşantısından da kopamıyordu. Biz de ha deyince şu kahrolası büyük şehirden yakamızı kurtarıp da anamızı babamızı görmeye bile gidemiyorduk. Yine anam bulmuştu çaresini. Oğlum bir benim elimi öpmeye her biriniz onca sıkıntı çekerek yola çıkacağınıza, ben oraya gelirsem daha kolay olmaz mı? Sağ olasın ana dedik. Ana yüreği işte. O yaşta bile evlatlarını, yapacakları masrafı, yolculuk risklerini vs. düşünüyordu. Hepsi iyi güzeldi de bu yaşlı insanların bir de kendileri gibi eski(meyen) arkadaşlıklarına ne demeliydi? Bizler en yakın arkadaşlarımızı dahi, işimiz düşmeyince arayıp sormazken onlar, yıllar geçse bile eski komşusunu, asker arkadaşını, hatta ve hatta hastanede yatarken tanıştığı oda arkadaşını dahi unutmuyorlar. Yahu insanlık dedikleri bu da biz mi bilmiyoruz? Yoksa bu eskiler mi böyle anlamadım. İşte annem... Ramazanın ilk haftası... Daha geleli bir iki hafta olmuş. Bir gün akşam iftar sonrası dedi ki: -Oğlum senden bir ricam var... -Buyur anneciğim, estağfirullah. -Hani üç sene önce Samatya'da tanıştığımız.... Ne söyleyeceğini hemen anlamıştım: -Yoksa Kudret Teyze'yle mi görüştün? -He oğlum... Beni iftara çağırdı. Araya hatır koydu. Ben de ona gitmez isem yüreğime dert olur. -Ah anneciğim... Bu koca şehirde ben akşam iftara zor yetişiyorum. Seni nasıl götüreyim? -Ne olur oğlum... Çok özledim zaten... Kudret Teyze dediği kadın ile üç sene önce hastanede yatarken tanışmışlar. On gün içinde birbirlerinden kopmayacak derecede arkadaş olmuşlardı. Hoş onların samimiyetine bir şey demiyorum da, bu iki ihtiyarın bu kocaman metropolde birbirine kavuşması ancak biz gençlerin yardımıyla oluyordu. Ama bizler de bu şehrin gönüllü köleleriydik. Kendimize bile vakit bulamıyorduk. Nereden de buluyorsunuz bu telefonlarınızı nasıl da saklıyorsunuz. O eskimiş ve kimden kaldığı bile meçhul kartvizitlerin kenarına köşesine nasıl da not ediyorsunuz. Sonra hangi telefonun kime ait olduğunu nasıl da içinden seçiyorsunuz... Anlamak mümkün değil... Neyse uzatmamayım, anne bu... Kavilleşmişler... Sözleşmişler... Bize de peki demek düştü... Yani Kudret Teyze'nin evi Ümraniye taraflarında bir yerdeymiş. Oraları da pek bilmiyorum. Ama neyse telefonda sorup öğrenirim dedim. Evde iftarımızı yaptıktan sonra, aradım Kudret Teyze dediği hastane arkadaşının evini. Teyzeden evlerine nasıl gelebileceğimizi anlatmasını rica ettim. Cevizlibağ'dan kalkan 522 numaralı otobüse binersek, doğruca onların evin bir sokak altından geçiyormuş. -Tamam Kudret teyze... Namazgah durağında ineceğiz... Ondan sonrası kolay... Telefonu kapattığımda anneciğim çocuklar gibi seviniyordu. -Bulursun değil mi oğlum? -Ya tamam anneciğim. Bulacağız. Yeter ki sen üzülme... -Yavrum Allah ne muradın varsa versin. Allah da senin çoluk çocuğunu sana yâr etsin... Çocuk gibi de seviniyorlardı... Aslında hafta sonu olmasına rağmen hayli yoğun bir mesai vardı. İş yerinden öğleden sonra izin alıp biraz vakitlice çıkacak ve annemi alıp Kudret Teyze'ye iftara götürecektim. Sordum Okmeydanı'ndan geçiyormuş otobüs. Biz de durağa çıkıp beklemeye başladık. Hafiften de bir yağmur çiseliyordu. Derken karşıdan otobüs gözüktü. Ama epey kalabalığa benziyordu. Dedim ki: -Anne bu otobüs çok kalabalık. Binemeyiz. Bekleyelim de bir sonrakine binelim. Yolculardan biri konuşmamızı duymuş, lafa karıştı: -Evladım bu otobüs hep böyle. Bir sonrakine de binseniz o da kalabalık. Sen bin, bin... Teyzeye yer veren olur. Biraz kararsız kaldım. Ama saate baktım vakit de ilerliyor. Daha gidip orada adres soracağız. Yaşlı adamın sözünü dinleyip bindik... Bindik ama bu yolculuğun başıma ne işler açacağını bilsem hiç biner miydim? (Devamı yarın) Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.