Arkadaşım Ali Osman

Okul müdürü, öğretmenler ve öğrenciler Ali Osman'ı pek sever, sayardı. Okulun örnek öğrencisiydi.

Ali Osman mı?

Tatlı dilli, güler yüzlü, pek sempatik birisidir. Çok heyecanlıdır, içi içine sığmaz. Hayat doludur. Ama bir o kadar da planlı programlıdır. Araştırmacıdır. Analitik düşünce yapısına ve de en önemlisi stres altında bile doğru karar verme yeteneğine sahiptir.

Bir sorunla karşılaştığında onunla boğuşmak yerine çözüm yolları arar. İnsanlara nasıl yaklaşacağını çok iyi bilir. İnsanların sıkıntılarını halletmek için âdeta canını verir. Kendinden çok karşıyı düşünecek şekilde empati yapar. Ali Osman böyle birisidir...

İşte biz tüm sınıf, yazılı imtihan yapılacağı zaman Ali Osman'ın yanına oturmak için âdeta yarışırdık. Çünkü o herkese yardım eder, o kadar ki hocalar Ali Osman'ı sevdiği için bu durumu görmezden gelirdi. Dahası, düşük puan alan arkadaşlar için hocalarla gider konuşur arkadaşlarının puanını yükselttirir herkese takdir ve teşekkür belgesi aldırmak için uğraşırdı. Her gün sabah kırtasiyeden 3-4 tane Türkiye gazetesi alır öğretmenler odasına getirir bırakırdı.

Bir tane de sınıfa getirir, teneffüslerde gazetenin orta sayfasındaki dinî bilgileri okumamızı sağlardı. Bununla da kalmaz okula yüzlerce takvim ve kitap getirip müdürden, öğretmenine öğrencisine kadar dağıtır, "bunlar kıymetli kitap, çok okumak ve uygulamak lazım" derdi. Dersleri zayıf olup maddi durumu olmayan arkadaşlar için dershane dershane gezip konuşur bir şekilde bedava kayıt yaptırdığı bile olurdu.

Müthiş bir ticari zekâya sahipti. Ev alacak öğretmenlere arsa  almalarını tavsiye ederdi. "Evin taksitini 10 yıl ödeyene kadar, küçük birikimle arsa alıp 10 yıl arsada beklerseniz, 1 değil 4 daireniz olur" derdi. 

Dediği yerlerdeki arsa fiyatlarına bugünlerde baktığımda 10 yıl içinde metrekare fiyatlarının 10 ila 15 kat arası arttığını ve arkadaşımın o düşüncesinde ne kadar haklı olduğunu görüyorum.

Öğlen arası herkesi ikna edip camiye götürürdü. Birçok kişinin namaza başlamasına sebep olmuştu... (DEVAMI YARIN)