Aşkları "Kerem ile Aslı" gibi...

A -
A +

Beş yaşında çocukken hiç tanımadığım birinin elini "babam" diye öpüyorum. Babama "baba" demeye doyamadan onu yakalayıp hapse atıyorlar... Bir kere de hapishanede iken gittim ziyaretine... Hapishanede çay içirdi bana. Çok nefis çay demlerdi... Babam cezaevinden çıktıktan sonra Mardin'den Ankara'ya gidiyor. Ankara Güvercinlik'te Devlet Mahsulleri Ofisi'nde bir ekmek fırınında çalıştı. O yıllarda işsizlik diye bir şey yok tabii... Hatta PTT'deki hizmetiyle DMO'daki sigortalılığını birleştirilerek emekli olmuştu. Enteresan olan şey, ben lise son sınıfta iken babamın annem ile yeniden evlenmek istediğini öğrendik. Aslında bu evliliği annem de istemişti. Ama ben o zamanki aklımla; "Bu adam babam da olsa annem onunla perişan olur" diyerek bu evliliğe engel olmuştum. Yani annemi babama vermemiştim!.. Aradan yıllar geçti. Bugün o duruma üzülüyorum. "Keşke annemin o isteğine engel olmasaydım" diyorum. İnsan bunu hayat arkadaşı aradığı yıllarda daha iyi anlıyor. Tabii yine laf lafı açıyor. Anneciğim o yıllarda, yani daha ben çocukken ve Suriye'de kaçak olan babamdan ayrıldıktan sonra bir başkasıyla üçüncü evliliğini yapıyor. Sırf küçük çocuğunu, yani beni yetim ve sahipsiz büyütmemek için. Öyle anlaşıyor adamla. Bu söz üzerine evleniyor. Lakin adam sözünde durmuyor. Beni dışlıyor. Ben ortada mağdur olmaya başlayınca annem de yedi sekiz ay sonra o adamdan ayrılıyor. Yine küçük oğlunun, yani benim mağdur olmamam için. Rahmetli anneciğim bana çok düşkündü. Ben hayatta tek çocuğuydum zaten... Hayatım Roman diyoruz ya... Hakikaten roman... Ve anneciğimin vefatından sonra, daha yeni öğreniyorum ki meğer anneciğim, ilk evliliğini yapmadan önce 13-14 yaşlarında iken nişanlanmış. Hem de kiminle mi? Onu Mardin bölgesinde zengin bir aşiretin oğlu ile nişanlıyorlar. Ağanın oğlu olan o delikanlı annemi öyle seviyor, anneme öyle âşık oluyor ki aralarındaki aşk "Kerem ile Aslı" gibi... Bir nişan yapıyorlar ki dillere destan... Lakin nişanlılık döneminde nasıl oluyor bilemiyorum. Bir yanlış söz mü söylüyor, yörenin töresine aykırı olarak nikahlanmadan elini mi tutuyor; bir aksi durum meydana geliyor. Annem bu halden sonra o ağa çocuğundan ürküyor, korkuyor. Nişanı bozuyorlar. Karşı taraf yalvar yakar oluyor. Araya hatırlı kimseler giriyor ama annemin gönlünü almaya kimsenin gücü yetmiyor. E karşı taraf aşiret. Zorla evlendiremezler mi? Evlendirirler elbet... Ama onu da ağanın anneme âşık olan oğlu kabul etmiyor. (Devamı yarın) > Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.