"Başkaları ne der?" 

A -
A +

Buz dağı tehlikesine rağmen başmühendisin fikri sorulduğunda “vız gelir” demişti!..

 

 

 

Bazı endişelerimiz, kaygılarımız; nefsî davranışlarımız bizde “büyük adam” duygusuna kapılmayı böyle rol yapmayı mecbur kılıyor. Ama desinler duysunlar görsünler diye büyük adam olunamıyor ki... Bir bilsek o büyük adam da bir zamanlar küçük adamdı. O bir yeteneğini geliştirdi. Onurunu her şeyin üstünde tutmaktan vazgeçti. Dahası “başkaları ne der?” korkusunu yendi.

 

İnsanları olayları nesneleri oldukları gibi görebilmek bir ayrıcalık. Bunun için berrak zihne ihtiyaç var. Çünkü aynen elbisenin kirlendiği gibi zihin de kirlenebiliyor. Sakin, berrak bir zihin için sakin bir ortamda yapacağımız bir yürüyüş ya da tefekkür alışkanlığı bize berrak bir zihin kazandıracaktır. -ki işte o zaman biz insanları nesneleri olayları gerçekte oldukları gibi görür, tehlikelerin farkına varırız.

 

Anlatacağım kısa hatıraya açıklık getirmesi bakımından Titanik gemisinin büyüklüğü, sağlamlığı bir tarafa okyanusta buz dağı tehlikesine rağmen başmühendisin fikri sorulduğunda “vız gelir” demişti. Hangi duygunun esiri idi bilmiyoruz. Hâlbuki yeni bir durumda gördük ki vız gelen buz değilmiş. Sorumluluk unutulmamalı.

 

1970 yılının kış aylarından birinde İstanbul’dan çıkan yolcu otobüsü, Orta Karadeniz’in sahil ilçelerinden birine yolcu taşımaktadır. Yol boyu aracına tedbir olarak zincir takar. Sağ salim şehre yaklaşır. Ama şehre inmek üzereyken sahile 200 metre kala dik ve virajlı üstelik de mevsim gereği buzlu olan yolda duruyor. Sırf şehre zincirlerle girmek istemediği için zincirleri söküyor. Harekete geçtiğinde ise daha 20 metre bile gidemeden uçuruma yuvarlanıyor otobüs. Ölenler arasında kaptan da vardı. Bir de düğünü başlamış olan bir damat.

 

Durum öyle gösteriyor ki maksat “zincirle geldi” dedirtmemek. Zincirle gelmek acizlik mi? Usta şoför olmamak mı? Ya da zincirsiz gitmek babayiğitlik mi? Bu “başkaları ne der?” korkusu başkalarının "cehennemidir." Allahü teâlâ cehennemi yarattı ama kullarının oraya girmesinden hoşnut değildir.

 

Bizler, soğukkanlı, sakin ve her an işimizle ilgili işimiz kadar olmalıyız. Sorumluluk duygusu bunu gerektirir. Ne demişler; kişi kendini bilmek kadar irfan olmaz...

 

     Mustafa Ali Mahdum

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.