Bayramı İstanbul’da yaptık

A -
A +

Erzincan’da meydana gelen 1992’deki depremle ilgili hatıramı paylaşmaya bugün de devam ediyorum...

 

Biz gazete bürosunda çalışanlar depremin şokunu atlattıktan ve hizmetlerimize devam etme gayreti içerisindeyken İstanbul’dan bir haber geldi. Merhum Enver Ören Abi Erzincan’da çalışan bizleri İstanbul'a davet etmişti... Bizler için bundan daha moral verici, bundan daha sevindirici haber olamazdı... Ramazan Bayramı’nı yaşıyorduk ve biz Bayramı bu vesileyle İstanbul'da yapacaktık...

 

Enver Abi o sıra yeni ameliyat olmuş doktorların kendisine çok dikkat etmesi gerektiğini söyledikleri günlerde idi. Buna rağmen Erzincan'daki afet dolayısıyla bizi kabul ederek sevindirdiler...

 

Merhum Enver Abi deprem vesilesiyle çok üzgün idi. Bize her birimizin hâlini hatırını sordular, gönlümüzü aldılar. Teselli edici sözler söylediler... Sonra da “Hepiniz deprem mağdurusunuz. Evi olmayana yani yıkılana ev, işi olmayana yani işsiz kalana iş, tayin isteyene başka bir memlekete gitmek isteyene izin, ne istiyorsanız söyleyin” buyurdular...

 

Biz çok memnum olup duygulanırken söz hakkımızı Bölge Müdürümüz Hikmet Abiye bıraktık. Hikmet Abi:

 

“Efendim şu anda Erzincan'da evi yıkılan 3 tane ağabeyimiz var. Fakat devlet bunlara karşılıksız olarak ev yapıyor. Hiçbirimiz işsiz değiliz, paramızı alıyoruz. Nafakamızı temin ediyoruz. Burada da kesinlikle bir sıkıntı yok. Sadece şu durumu arz etmek istiyoruz. Şimdi Erzincan'ın nüfusu bir hayli azaldı. Bizim personel sayımız dağıtım elemanları ile birlikte mevcut nüfusa göre deprem öncesine göre 30 kişi kadardı. Şimdi deprem sonrası hayat durma noktasına geldi. Çalışmaları 3 veya 4 kişi ile yürütmek mümkündür. Acaba gazete ve çalışmalarımızı üç dört kişi ile mi yürütelim, aynı kadro kalmaya devam etsin mi?"

 

Merhum Enver Abi;

 

“Erzincan'da üç kişi dahi kalsa bu 30 kişi onlara hizmet vermeye devam etsin. Bu hizmetlerin bereketiyle Erzincan depremi en hafif şekilde atlattı. Aynen devam edin” dediler.

 

Bu ne büyük bir vefakârlık ve fedakârlıktı... Çok büyük bir sevinç ve huzur içinde İstanbul’a veda ettik... Her birimizi tek tek uğurladılar. O moral ve saadetle Erzincan'a döndük.

 

Hepimize görev bölümü yapıldı yeniden... İki ay üst üste çok güzel hizmetler yapıldı... Ve kısa zamanda devletin yaraları sarmasıyla da Erzincan’da hayat normale döndü...

 

     Umur Fırat-Erzincan

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.