"Bebeciğimi elimden aldılar!.."

A -
A +

O benim mini minnacık bebeğimdi... Doğumdan sonraki gün "sarılık olmuş" demişlerdi. Tedavisi için iki gece hastanede kalacağını söylediler. Vermek istemedim bebeğimi... Beyaz önlüklü, donuk gülüşlü hastane yetkilileri diyordu ki: -Onu iyileştirmek için elinizden alıyoruz annesi... Yapmacık gülümseme geliyordu hepsi bana. Sanki bir daha göremeyecekmişim gibi ağladım ardından. Beni niçin almıyorlardı içeri? Ne olurdu ben de bebeğimin başucunda kalsam? Ama onlar ne bilir ki anne şefkatini? Ne bilirler anne hasretini? Onların elinde varsa yoksa ruhsuz bir tedavi var... Ama bir annenin bebeğinden, bir bebeğin annesinden alacağı enerjiyi hiçe sayıyorlar... Kocam da onların sözüne inanıyordu... Bebeğimi aylık periyodik bakıma götürmemizi istiyorlardı... Ben de her defasında eşime yalvarıyordum: -Götürmeyelim yavrumu ne olur? "Sağlığı için" sözü anne şefkatimden ağır basıyordu... O gün de yine bir rutin kontrole gittik... Bebeğim dört aylık olmuştu... Görünürde hiçbir sağlık problemi de yoktu.... Dediler ki çocuğunuzun kalbinde bir problem var. İleride daha da tehlikeli hâl alabilirmiş. Bizi korkuttular. Ameliyat gerektiğini söylediler. Allah'ım daha dört aylık bebeğimi bıçak altına mı alacaklardı? Hiçbir şeyi yokken hem de... Babası onca masraf etmeye razı olarak ne derlerse onu yapıyordu. Tahliller, tetkikler, konsültasyonlar... Hepsi para... Ama satıp savarak verdiğimiz onca parayı gözümüz görmüyor... Yeter ki çocuğumuz kurtulsun... Neden kurtulacaksa? Zaten çocuğumuzun evde iken bir şeyi yoktu ki?.. Onlar dedi kalbinde problem var diye? Onlar söyledi ileride tehlikeli boyuta ulaşır diye. Onlar istedi ameliyatı... Biz sadece korktuk. Bebeğimize bir şey olursa diye korktuk. Sanki bir şey yapmadılar? Yavrumu elimden "sağlığı için" diye diye aldılar. Allah'ım ne söyleyeceğimi bilemiyorum. Doktorlara güvenelim ama hiçbir şeyi yokken ameliyata alıp sonra da masada bırakanlara ne diyelim? Aldılar yavrumu... Onlar içeride minicik bedenini kesip biçerken, benim de bedenim dışarıda kıyılıyordu... Saatler sonra buz gibi bir çehreyle ameliyatın başarısız geçtiğini söylediler... Sandım ki kalpteki problem düzeltilmedi. Meğer yavrumu komaya sokmuşlar... Yırttım hastane koridorlarını ama feryadım o duvarları yıkamadı... Dört gün sonra da yavrumun körpecik cansız bedenini elimize verdiler... On beş milyar masraf yapıldı bu ameliyata... Bir anne olarak istemesem de düşünüyorum. Bu para için mi aldınız yavrumu ameliyata? Söyleyin Allah'ınızı severseniz? Hakikaten benim körpe yavrumun körpe vücudundan ne istediniz? Kendi yavrunuzu da benim yavrum gibi gibi hiç düşünmeden ameliyata alır mıydınız? Şimdi üç senedir kucağım bomboş. Gecem gündüze dönmüş deli gibiyim. Gözlerimi her kapattığımda minicik bebeğimin körpecik bedenine uzanan kanlı elleri görüyor, feryat ederek uyanıyorum. Hiçbir şeyi yokken kontrole diye götürdüğümüz bebeğimi, ameliyata alıp sonra da "ameliyat başarısız geçti" diyerek kanun karşısında hiçbir sorumluluk almayan o hekimleri Allah'a havale ediyorum. İster annelik duygusuyla söylenmiş bir feryat, ister bir hezeyan olarak kabul edin. Ben o ameliyatın, cebimizden çıkan on beş milyar lira için yapılmadığına bu masraflar için bebeğimizin canının tehlikeye atılmadığına inanamıyorum. Bu sözümden dolayı beni idam bile etseler ben böyle düşünüyorum, böyle inanıyorum. Rumuz: "Bebeğimi aldılar"-Samsun Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.