Biz de insan sandık!..

A -
A +

"Bu kadar özel meselelerini tutup bana anlatması eğer duygularını birisiyle paylaşmazsa çat diye çatlayacağındandı..."
Yorgun bedenini sürükleyerek içeri girdi. Gözleri kan çanağıydı... Bankada işlem sırası bekliyordum. Onu öyle görünce sıra fişi almasına yardımcı oldum.
Bu iyiliğime bile duygulandı. Daha doğrusu o kadar duygu yoğunluğu yaşıyordu ki bu hareket derdini boşaltmak için bahane olmuştu.
"Şu anda iki gündür gözüme uyku girmedi biliyor musun arkadaş" dedi ve anlatmaya başladı:
-Evde yaşlı anneciğim benim elime bakıyor. Onu o halde bırakıp geldim... Niye geldim bu bankaya biliyor musun? Damadın borcunu ödüyorum. Ah o damat yok mu? Bir elime geçirsem elimden kimse kurtaramaz... Çok üçkâğıtçı imiş kardeşim... Ah bir bilsen neler etti bize ah...
Beni tanımaz bilmez bir insanın pat diye bu kadar özel meselelerini tutup bana anlatması eğer duygularını birisiyle paylaşmazsa çat diye çatlayacağındandı.
-Arkadaş, herkes sabahleyin işe gidiyor... Bu karaktersiz sabahleyin işe gidiyorum diye öteki odaya gidiyor, kapıyı kilitleyip yatıyormuş.
İş yok güç yok... Evde ne varsa götürüp ikinci el eşya alan yerlere satmış... Sattığı paraları ne yapıyor? Eve yiyecek içecek mi alıyor? Hayır!.. Üçe beşe satıp gidip kahvede orada burada harcıyor... Kızım aile huzuru bozulmasın, diye bebeğimiz var diye, sonra düzelir diye bana hiç söylememiş... Damat tutmuş benim adıma çalıştığım muhitte esnaflardan halı almış, buzdolabı almış, mobilya almış... Ben filancanın damadıyım deyince onlar da hiç ikilememiş vermişler... Ara ki bir daha gelip parasını ödesin... Bir iki tanesi ile tesadüfen karşılaştığımda söylediler. "Arkadaş, senin damat böyle böyle bizden bir şeyler aldı ama aradan aylar geçti bir kuruş ödemedi..." Dedim ki onlara:
-Arkadaş tamamdır ama eğer ben damatla birlikte size gelip, buna istediğini verin diye kefil olsaydım, borç benimdi. Onu öderdim. Ama şimdi benim hiçbir şeyden haberim yok iken bu borç benim üzerime kalmaz. Kusura bakmayın. Onu verirken, bana bir telefon açsaydınız... Yani ödemek istesem de zaten gücüm yok...
Oradan yüzlerim yer olarak ayrılmak zorunda kaldım. Bu bir yerde değil iki yerde değil... Bilemedik kim olduğunu, kimin nesi olduğunu... Memleketlimiz diye güvenerek vermiştik kızımızı... Bir de güzel kızları var ki dünya tatlısı... Sen tut geçen gün kızımı tartakla... Onunla da kalma odaya kilitle sonra git mutfaktan bıçak aramaya başla...  Devamı yarın

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.