"Düğünün İstanbul'da olacağını zannediyordum. Çünkü her ikimiz de İstanbul'da yaşıyorduk..."
Hasan Bey, çok sevdiğim bir insan liseden de sınıf arkadaşımdı. Birkaç senedir görüşemiyorduk. Baktım telefonda beni arıyordu. Heyecanlandım... Beni kızının düğününe davet ediyordu. Çok sevindim... O an sevinçten lunaparktaki çocuklar gibi çığlık atasım geldi... Beni o kadar memnun etmişti ki... Hem gönlümü almış, hem eski üzüntülere rağmen tekrar dostluk eli uzatmıştı... En mutlu gününe beni davet etmişti... Kızı Merve'nin düğününde benim de olmamı arzulamıştı. Sadece telefon da değil, ayrıca oğlu ile davetiyemi kapıma kadar göndermişti. Canım arkadaşım, gerçekten çok değerli bir insandı. Dedim ki:
"O düğüne gelmek benim için bir şereftir... Gideceğim inşallah..."
Tabii ben düğünün İstanbul'da olacağını zannediyordum. Çünkü her ikimiz de İstanbul'da yaşıyorduk... Davetiye geldiğinde bir de baktım düğün memleketinde imiş... E şimdi ne olacaktı? Benim işlerimi o güne göre ayarlamam gerekecekti... Çünkü ha deyince işlerimi bırakıp şehir dışına gitmem imkânsız bir şeydi... Hatta çocukları bile bensiz göndermiştim baba ocağına. Fakat durum bu sefer başkaydı. Bu çok önemli bir davet için her plan yeniden gözden geçirilmeliydi...
Düşündüm... Şöyle bir plan yaptım. Çocuklar ay sonuna döneceklerdi. Düğün ise bu dönüşün on gün öncesine denk geliyordu. Aradım eşimi. Durumu anlatıp dedim ki:
-Benim sizi almaya gelişimle, düğün için geliş günümü aynı tarihlere denk getirelim. Ben İstanbul'dan gelmişken bir daha git gel yapmayayım. Siz oradan gelirsiniz düğüne, ben de İstanbul'dan... Düğüne katılır sonra da İstanbul'a oradan yola çıkarız...
Bu plan iyiydi ama eşimin annesinin rahatsızlığı ve hastanede refakatçı kalma durumu vardı. Bu durum beni düğüne tek olarak gitmek zorunda bıraktı. Bu defa yeni bir plan yaptık. Ben düğün sahibi arkadaşımla zaten aynı olan memleketime gidecek düğüne katılacaktım. Oradan da bizim şehre komşu şehir olan eşimin memleketine geçecektim. Sonra da birlikte İstanbul'a dönecektik. Düğün saatinde memlekette olacak şekilde yola çıktım...
Yolculuk esnasında aklıma geldi. Bir iki hafta önce başka bir konuda yeğenim Mehmet Emin benden bilgi istemişti. Ona telefon açıp dedim ki:
-Sana sürprizim var. Oraya geliyorum. Düğüne davetliyim. Düğün öncesi veya sonrası görüşebiliriz...
-Dayıcım sürpriz oldu ama bu akşam biz de bir düğüne gidiyoruz?
-Hay Allah... Şansa bak!.. Devamı yarın