Bu bir skandal değil de ne?

A -
A +

Bizi oylamaya kabul etmeyen görevliye ister istemez tepkimizi gösterdik: -Sanki bizi delege değil de burada aradan oy kullanmak isteyen sahtekâr durumuna düşürdünüz. Bizi bir üst birime yönlendirdiler. Bu arada oylama devam ediyordu. Ellerimizde para makbuzları ile o bölüme vardık. Oradakileri durumu anlattık. Kayıt numaralarını, gelişte kendilerine ödediğimiz katılım paralarının makbuzlarını gösterdik. Ama belgeler ve bilgiler bizim burada kayıtlı olduğumuzu ispata yetmemişti (!) Bu bir skandal değil de neydi? Ama o anda her şey bitmiş oylama yapılıyordu. Kime neyi şikâyet edecek, kimden ne sonuç alacaktık? Elimizdeki kayıt bilgilerini ve ödeme yaptığımıza ait makbuzları gören yetkililer de şaşırıp kalmıştı. -Evet haklısınız ama bilgisayarda kaydınız çıkmıyor. Doğrusu biz de ne diyeceğimizi bilemedik. Sonuç ne olacaktı bilemiyorum ama biz o anda oylayama katılamıyorduk. O kadar yolu boşuna mı gelmiştik? Oylamaya katılamayınca gelmiş olmamızın ne anlamı vardı? Murat kardeşimize destek vermek arzumuz suya düşmüştü? Evet bal gibi öyle olmuştu. Şaşkın yetkililer... Ödenen paralar... İnternetten Fransa'da iken yaptığımız müracaat ve bilgileri... Orada aldığımız ve herkese özel verilen yaka kartlarımız bu konuda yetersiz kalıyordu. Aklımıza takıldı. Bu organizasyon içinde bireysel istismarcılar mı vardı? Ama bunu orada kime soracaktık? Sorsak kimden cevap alacaktık. Bu belirsizlik ve sonu üzüntü ile organizasyondan büyük bir hayal kırıklığı ve öfke ile Fransa'ya döndük... Fransa'ya döndüğümüzde bu konudaki tepkimizi Strasbourg'da Türkçe yayınlanan Alternatif Gazete'ye anlattık. Sonuçta maalesef oy kullanamadan geri dönmüştük. İki günlük şık toplantı, şık olmayan bir durumla bitmişti. Benim merak ettiğim, bizim verdiğimiz bu paralar kime veya kimlere gidiyor? Bizim gibi para ödediği halde kayıtlı olmadığı söylenerek hakkı gasbedilen başka kimselerin olmadığı ne malum? Bu şikâyetimiz gazetede, "DEİK'te skandal" diye de yayınlandı. Şu an bir ay olacak. Hiçbir yerden bu konuda aranmadık. "Yanlışlık şurada" veya "Siz şu hatayı yapmışsınız" gibi bir açıklama veya bir özür gelmedi. Yani böyle bir mükemmel organizasyonda böyle bir mide bulandırıcı durum nasıl açıklanacak hâlâ bilmiyorum? Başbakanımızın bakanlarımızın, iş adamlarımızın verdiği gayrete bakın, böylesi gayreti sanki provoke etmek ister gibi en azından yapılan lakaytlığa bakın. Halil Özsoy-Strasbourg/Fransa > Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.