Bundan bize damat olmaz!

A -
A +

Bu mektubu yazmakta kararsızdım. Ama evlenecek gençlere ibret olması dileği ile yazıyorum... Tam 14 sene önce benim bir büyüğüm olan ablama dünür geliyorlar. Gelenler arasında bir hanım, ablamı beğenmiş: "Bir kere de oğlum görsün" demiş. Buraya kadar her şey normal ama bir de şartları varmış. Evlenecek oğlan diyormuş ki: "Ben göreceğim kızın saçları ne renk onu da görmeliyim!.." Ablam ise ibadetini yapan mütevazı bir ev kızıydı. Ama "bu evlilik olsun" diye oğlanın bu isteğine "hayır" dememiş bizimkiler. Maalesef bir yanlış isteğe yanlış cevap... Neyse, oğlan da gelip görmüş evleneceği kızı. Bu arada büyük ablamın kocası, yani büyük eniştem insan sarrafı... Bu oğlanın bizim ailemize uygun olmadığını söylemiş bizimkilere. Ama söz dinleyen kim? Aslında ben de o yıllarda bu olaya karşı çıkmıştım. Tabii o yıllarda yaşım küçük olduğu için benim de sözüm hiçe sayılmış, dinlenmemişti Artık bir kere oğlanın istediği olmuştu ya. Şimdi "bir kez de nişanda saçını açsın", "bir kez de nikahta açsın" gibi taviz tavizi kovalamıştı. Neymiş insan hayatında bir kez evleniyormuş. İşte taviz tavizi doğurmuş ve ablam nişanda da nikâhta da düğünde de onların dedikleri gibi giyinmişti. Neticede evlendiler. Ablam gibi birinin böyle bir hata yapması... Annemin ve babamın buna göz yummaları beni çok üzmüştü. Evliliklerinin ilk yıllarında ablam ve eniştem bize geldiklerinde veya biz onlara gittiğimizde eniştemin saygısız halleri üzüntümü daha da artırıyordu. Ben bazen anneme sitem ediyor, böyle bir kızın böyle bir adamla evlenmesinin büyük bir hata olduğunu söylüyordum. Annem susturuyor ve belli ki ablamın evliliğini korumaya çalışıyordu. Aslında o da biliyordu büyük bir hata yaptığını. Ama Anadolu kadınının yuva kurtarma gayreti ve sabrı bir başka oluyordu. Aylar geçtikçe huzursuzluk olduğu ablamın beden diline yansımaya başlamıştı söylemese de. Hayatında bir şeylerin düzgün gitmediği belli oluyordu. Bu durum kısa zaman sonra psikolojik travmalara sebep olmaya başladı. Doktor ilaç vb. derken önce panikatak ve ardından depresyon... Ablam artık yaşayan bir ölüydü. Niye? Çünkü iki zıt insan aynı çatı altında kalıyordu. Evliliklerinin ilk iki yılında çocukları olmamıştı. İkinci yılında bir erkek çocukları olmuştu. Çocuklar büyüdükçe ablamın üzüntüsü, çocukla birlikte biraz da olsa hafifliyordu. Eniştem ise her geçen gün biraz daha kabalaşıyor çirkinleşiyordu. Ne çocukla ilgileniyor ne de ablama saygı duyuyordu... Devamı yarın > Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.