Celal Bayar'ın 103 milyonu nerde?

A -
A +

2002 genel seçim öncesi de, "Tayyip Erdoğan'ın İsviçre bankalarında parası varmış" dedikodusu çıkartılmıştı. Bizim halkımız, hiç itibar etmemişti bu "çok güvenilir" (!) haberlere de gidip yine O'na oy vermişti. Bu kez, çok daha güvenilir bir kaynaktan (!) alıyorduk benzer bir haberi. ABD'nin Ankara Büyükelçisi'nden. Meğer 1 değil, 8 gizli hesabı (!) varmış. Bu iddia, 50 yıl önceki bir olayı hatırlattı bana: 27 Mayıs'ta yönetime el koyan askerî cunta, "Devrik Cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın İş Bankasında 103 milyon lirası var" haberini vermiş; gazeteler de bunu manşetten yayınlamıştı. O yıllarda 1 milyon bile çok büyük bir paraydı. Aşırı zenginler için "milyoner " denirdi. Bayar, bu iddialara cevap veremezdi. Çünkü tutukluydu. Ama hiçbir gazeteci İş Bankası'na gidip bu haberin doğruluğunu araştırmamıştı. 27 Mayıs'ın ilk günleri. Bayar, Harp Okulu'nda tutuklu. Bu haberi görünce, çok üzülür. Bir tekzip (yalanlama) arzu eder. Ama ihtilal döneminde hangi gazete bu tekzibi yayınlayabilir ki? Nöbetçi subaydan, bir notere ihtiyacı olduğunu söyler. Noter aracılığıyla yalanlama arzusundadır. Okul Komutanı Kur. Alb. Müçteba Özden noter istemesinin sebebini sorar. Anlatır Bayar: "Bunu sakıncalı görürseniz, Devlet Başkanı Cemal Gürsel'e bir mektup yazayım. Bütün yetki ellerinde. İş Bankasında param olup olmadığını sorup öğrenebilir" der. Komutan, cevap vermeden gider. Biraz sonra beş altı siville gelir. Aynı model siyah takım elbise giymiş siviller de "niçin noter?" diye sorarlar. Onlara da aynı cevabı verir Bayar. İçlerinden biri, sinirli ve öfkeli bir sesle Bayar'ı tersler. Sonra okul komutanına sorar: -Bu haberi nasıl öğrendi? -Milli Birlik Komitesi, tutuklulara gazete verilmesine izin vermişti. Gazeteden olabilir. Öfkeyle çıkıp giderler. Daha sonra Komutan, Bayar'a gelip der ki: -Siz Cemal Gürsel'e yazdığınız mektubu verin, ben kendisine gönderirim. Gerçekten gönderir. Fakat mektuptan da sonuç çıkmaz. Epey bir süre gazetelerde beyhude tekzip haberi bekler. Ama herhangi bir yalanlama çıkmaz. Bayar bunun üzerine İş Bankası Genel Müdürlüğüne bir mektup gönderir. Bütün şubelerde ne kadar parası varsa tespitini rica eder. Gelen cevapta, sadece İş Bankası Konak Şubesinde 1 lira 16 kuruş parası olduğu yazılıdır. Ne var ki Bayar, bankadan gelen bu resmi belgeyi de hiçbir yerde yayınlatamaz. Nihayet askerî yönetimin oluşturduğu Yüksek Soruşturma Kurulu, DP'nin ileri gelenleri gibi Celal Bayar'ın da "Gayrimeşru bir mal varlığına rastlanmadığına" karar verir. En küçük bir ipucu olsa, neler yaparlardı oysa... Bu güne kadar, 27 Mayıs'ı öve öve bitiremeyen bir Allah'ın kulu da bu 103 milyon nerde, diye sormadı, nedense? Sözgelişi, çok dürüst ve namuslu bir politikacı olduğunda herkesin hemfikir olduğu İnönü'nün Ankara'da bir Pembe Köşkü olduğunu herkes bilir. Peki, 1920'den 1950'ye kadar milletvekili, İktisat Vekili, İmar ve İskân Vekili, İş Bankası Genel Müdürü ve Başbakan; 1950'den 1960'a kadar da Cumhurbaşkanı olarak görev yapan Bayar'ın bir köşkü, villası ya da konağı olduğunu bilen var mı? 1986'da 103 yaşında ölen Türkiye Cumhuriyeti'nin 3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Bursa'da doğup büyüdüğü Umurbey köyündeki anıtmezarda yatmakta. Geçtiğimiz günlerde CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun ziyaret ettiği mezar bu işte! Manidar değil mi dostlar? Hüseyin Erkan -İstanbul > Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.