Cenaze sahiplerinin tepkisi de haklıydı. Öyle ya, hiç tanımadık bilmedik birisi geliyor. Karısının mezarında herkesi ikinci plana itecek şekilde cenaze defin işlemine hâkimiyet kuruyordu. Yaşlı bir adamın son kez yüzünü görme isteğine bile "hayır, uygun değil" diye izin vermiyordu. Hepsinden önemlisi "Kimsin sen arkadaş" sorusuna "rahmetlinin yakın arkadaşıyım" diyordu. Bu söz ve davranışlar eğer gerçekten bir "yanlışlık" değil ise bu kişiye oradakilerin ne yapacağını bizim toplum normlarımıza göre varın hesaplayın!.. İşte beni bu adam kolumdan bu şüpheyle tutuyordu. Arkamızdakiler bu duyguyla öfkelerini kontrol etmeye çalışıyordu. Ben zaten cenazemi karıştırmışım. Bizim cenaze konvoyunun nereye gittiğini bilmiyorum ki? Hem konvoydan sadece arabamla getirdiğim üç dört arkadaştan başka kimseyi de tanımıyorum... Bir dost cenazesine gittim hepsi bu... İyi de benim bu halimi bu adamlara nasıl açıklayabilirim ki? Açıklasam bile bunca yaşanandan sonra inanırlar mı? Ne yapalım ne edelim derken mezarlıklar sorumlusuna durum intikal etti. Adamlar ensemde, yetkiliye olanları anlattık. Sordu bana: -Senin cenazenin adı ne? Allah'ım o anki stresten rahmetlinin adı aklıma gelmiyor... Adı Hayrettin ama biz ona kısaca Hayri Ağabey derdik. "Hayri... " diyorum gerisini çıkartamıyorum. Yetkili, listeye göz gezdirip diyor ki: -Hayri isminde biri yok... -Hayır... Kısa ismi Hayri... Hay... Hay... Hayrettin... Hayrettin... -Soy ismi ne? Neyse soy ismini de hatırlıyorum... Ama bitmiş haldeyim. Bulunduğumuz yere göre bir tümseğin arka kısmını işaret ediyor görevli: -Sizin cenaze oraya defnedildi... Ben yakalanmış hırsız gibi, o adam kolumda ve arkamızda fedaileri misali kar yağdığı için her taraf çamur çökek içindeki mezarların arasında bata çıka o tümseği aşıyoruz. Oraya vardığımızda bizim cenaze konvoyu da cenazeyi defnedip dağılmış. Ama Allah'tan benim arabamla götürdüğüm arkadaşlar mezar başında. Beni uzaktan görür görmez, olaydan habersiz ve doğal olarak "Neredesin sen Ziya Abi ya, bir saatten beri seni arıyoruz" deyince adam kolumu gevşetti. Ama garanti olması açısından, beni konuşturmadan arkadaşlara sordular: -Defnettiğiniz cenazenin ismi ne? Arkadaşlar biraz da afallamış ve şaşırmış halde rahmetli Hayri Ağabeyin ismini söyleyince, benim art niyetli olmayıp gerçekten cenaze konvoyunu karıştırdığıma kanaat ettiler. Karşılıklı özür dileyip cenazelerimize rahmet dileyerek ayrıldık ama günlerce olayın stresi üzerimden geçmedi... Ziya D.-İstanbul > Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00