Yaklaşık bir buçuk ay önce köşenizde okuduğum bir yazıdan ilham ile yazıyorum. Benim üç oğlum var. Kayınpeder ve eşimle birlikte evde beş erkek vardı. Tek bayan bendim. En büyük oğlum üniversiteyi kazanıp şehir dışına gidince, evdeki işler sanki yarı yarıya azaldı gibi geldi bana. Meğer ev halkından eksilen olunca, iş değil de insanın içinden bir şeyler eksiliyormuş. O gidince anladım. Ondan kalan bu boşluğu doldurmak için düşündüm. O sıralar televizyonda çocuk bakım evlerindeki çocukların üzüntü verici halleri gösteriliyordu sık sık. Buraların ziyaret edilip o çocuklara ilgi gösterilmesi isteniyordu. Oğlum gidip de evdeki işler azalınca ben de "Çocuk Esirgeme Kurumlarında kalan çocuklardan birisi ile ilgileneyim giden çocuğumun yerine onun ihtiyaçları ile uğraşıp onu seveyim. Hiç değilse bir çocuğun şefkate olan ihtiyacını gidereyim" dedim. Bu konuda harekete geçmeden önce ilimizdeki Çocuk Esirgeme Kurumu'na bağlı Çocuk Bakım Evine bir arkadaşla ziyarete gittim. Ne var ki, kapısından içeri girmemiz bile olay oldu. İçeriye çok zor alındık. İçeri girdik ama bu sefer de hiç çocuk göremedik. Bakıcılar çocukların bir kısmının uyuduğunu diğer kısmının da okulda olduğunu söyleyerek bize hiçbir çocuk göstermedi. Elimizdeki hediyeleri vermek istediğimizde çocuklara bir şeyler getirip onların ahlakını bozmamamız gerektiği konusunda bir de ikaz edildik. Öyle ki eldeki hediyeleri zorla verdik. Ben daha sonra Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu bürosuna gittim. Orada düşüncemi özetledim: -Benim vaktim var. Ben bir çocukla ilgilenmek istiyorum. Yurda ziyarete gittiğimde bütün çocuklarla uzaktan ve yüzeysel ilgileneceğime bir tek çocuğu görmeye gideyim. Onun ihtiyaçlarını görüp takip edeyim. Onu sevgiye doyurayım. Fakat evim müsait olmadığı için eve alamam. Özellikle ilkokuldaki çocuklarla onların dersleriyle ciddi ilgilenip destek olabilirim. Oğlum şehir dışına gitti. Ona ayırdığım zamanı o çocuğa verebilirim. Onlar da bana, bunun adının "gönüllü annelik" olduğunu ve böyle bir isteği yerine getirmeme yardımcı olabileceklerini söylediler. Dilekçemi verdim. Adliyeden temiz hâl kâğıdı aldım. Benden istedikleri diğer ayrıntı bilgileri de yerine getirip teslim ettim. Bana eve dönüp beklememi ve kendilerinin, evime ziyarete gelip aile hayatımı gördükten sonra bu isteğimin gerçekleşeceğini söylediler. Meğer beni başlarından savıyorlarmış. Ama bu öyle kolay olmayacaktı! Devamı yarın... > Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00