"Ağlamasına dayanamayıp öğretmenimize haber verdik. Onlar da ailesine ulaşmış."
Geçtiğimiz yıldı. 10 yaşındaydım. Ailem sayesinde Ehl-i sünnet yolunun büyüklerini az çok biliyor çocuk kalbimle onları seviyordum. Her sabah okula giderken Fatiha okuyup Silsile-i aliyye büyükleri başta olmak üzere Müslümanların ruhlarına hediye ediyor "Rabbim görünür görünmez kazadan beladan koru" diye dua ediyordum.
Bu günlerde sınıfta samimi olduğum bir arkadaşımla aram bozulmuştu. Bir gün okul çıkışı "döveceğim seni" dedi.
Ben de "tamam çıkışta görüşürüz!" diye meydan okudum ama benden daha cüsseli olduğu için biraz korkmuştum. Son ders zili çaldığında enteresan bir şey oldu. Arkadaşımın annesi öğretmenimizle konuşmaya gelmişti, o gün paçayı kurtarmıştım. Ama bunun yarını da vardı. İçimin sıkıntısını eve gelince anneme anlattım. Annem kavga etmenin kötülüğünden bahsedip "sen alttan al karşılık verme" dedi.
Yine ben her zamanki gibi okuluma gidip gelirken de Fatiha'mı okuyup geçmiş müminlerin ve bu yolun büyüklerinin ruhuna bağışlıyordum. O gün arkadaşla karşılaşmamak için başka yoldan gittim okula. İlk teneffüs okul bahçesinde gelip çattı. Tam beni iteceği sırada nereden geldiği belli olmayan bir arı gelip onun yüzüne çarptı. Arkadaşım "ah gözüm" diye kıvranmaya başladı. Ağlamasına dayanamayıp öğretmenimize haber verdik. Onlar da ailesine ulaşmış.
Ertesi gün öğrendik ki hastaneye götürmüşler. Göz retinasında çizik varmış tedaviye başlamışlar. Eve gelip olanları anlattığımda annem büyüklerin himmetiyle Rabbim seni korumuş ama Müslüman başkasının zararına sevinmez" dedi. Elime bir paket bisküvi verip arkadaşına "geçmiş olsun" ziyaretine gönderdi. Gittim ama evde bulamadım. Hastaneye kontrole gitmişler. Birkaç gün daha görüşemedik. Annem telefonda annesiyle konuşmuş. Benim ziyaret için evlerine gittiğimi ama bulamadığımı anlatmış. Derken tatlıya bağlandı olay...
Şimdi onunla yine çok samimiyiz ama artık ayrı okullardayız. Hafta sonları görüşüyor yine beraber bir araya gelip sohbet ediyoruz. Bir keresinde anneme "Teyze, Ahmet sayesinde namaza başladım" demiş de annem de çok sevinmiş. Anladım Ehl-i sünnetin büyüklerine kim sığınırsa sığınsın sahipsiz kalmıyor. İster çocuk ister yaşlı ister uzak ister yakın, onlarla beraber olanlar bile faydalanıyor. Büyüklerin ellerinden öpüyor dualarınızı bekliyorum efendim.
Ahmet Osman-İzmir