“Aslında bildiğimiz un, şeker, yağ, su, maya ve nişasta kullanılıyor, sıvı yağda kızartılıyor”
Bizim Manisa Gördes’in aslında meşhur tatlısı adına “gelin kız tatlısı” dedikleri tatlıdır.
Ramazan aylarında hemen her sofrada bulunur. Bu gelenek neredeyse üç asırdan beri varmış memleketimizde. Günümüzde de bir aile bu geleneği hâlen sürdürmekte. Ramazan boyu hemen her gün Gördesli bu tatlıyı sofrasında tadıyor…
Bu arada niçin "gelin kız tatlısı" denildiği de şöyle anlatılır: Oğlan tarafı gelin kızın evine giderken bu tatlı ile gitmiş. Sohbet esnasında yer sofrasında yenilmiş. Çıtır çıtır ve lezzeti hâliyle çok beğenilmiş. O zamandan bu zamana bu gelenek sürüp gitmiş...
Benim hatıram ise Gördes’in bir başka meşhur tatlısı olan "köpük helva"sıdır… Hatta bu helvaların kaynağının da bizim orası olduğunu söyleyenler var…
Hani Gördes tütün diyarı biliyorsunuz. Tütün işçiliği de hakikaten çok emek isteyen çok zahmetli bir iş… Rivayet ederler ki köylüler çapaya başlayıp bitiş sonrasında veya tütün kırmaya başlayıp bitirme sonrasında tarla sahibi çalışan işçilere ağızları tatlansın diye gönüllerini hoş etmek anlamında köpük helva getirirmiş. Onlarda mola sırasında bu helvayı yerken "ağa helva getirdi” diye sevinirmiş.
Etrafını saran çocukların pek parası olmazdı… Kimi bir avuç bulgur, üç yumurta kim evinde ne bulursa getirir "Helvacı Dayı"dan helva isterdi. Helvacı dayı da herkesin getirdiğine göre kimine bir parça kimine biraz daha çok helva vererek helvayı satar karşılığında topladıklarını bir zahireciye satar parasını oradan çıkartmaya çalışırdı.
Ben de o çocuklara hevesle helvacıdan köpük helva almak için evden bir şeyler alıp götürecektim. Annem rahmetli çok cömertti. Benim öyle evden bir şey almak istediğimi görünce sordu bana. Ben de helvacıyla değiş tokuş yapacağız deyince, orada halı dokumakta kullanılan adına da kirkit dediğimiz kaşağıya benzer edevatı fırlatarak “nasıl böyle bir şey yaparsın?” diye arkamdan bağırdı. O an babam çıktı karşıma…
Bizim orada babaya “buva” derler. Korktum “yanlış bir şey mi yapıyorum?” diye. Çünkü bütün çocuklar yapıyordu ben de heveslenmiştim. Babam durumu anlayınca dedi ki: “Evladım cebinde parası olmayan çocuklar öyle yapabilir ama senin para verecek durumun var. Ben sana para vereceğim, al bu parayı git helvanı parayla al” demişti...