Çoğumuzun ailesi durumumuzdan haberdar değildi

A -
A +

Dünden başlayan hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum...

 

“Okula nasıl gideceği için zorluyordu beynini… Sonra birden okul bahçesinin bir ucunun taa orman içerisine kadar uzadığını hatırladı. Bunu kullanacaktı.

 

Sabah namazını kıldı, çantasını hazırladı, 11 Li-îlafi (Kureyş suresi) okudu, sessizce evden çıktı.

 

Gün ağarmadan yola koyuldu. Okula vardığında kimsecikler yoktu ama ön kapıdan giremezdi. Gören olabilirdi. Yürüdü ormana doğru. Uç noktaya ulaşmıştı. Şimdi sıra tellere tırmanmaya gelmişti. Köy çocuğuydu. Az atlamamıştı daldan dala. Bak nerede lazım olacakmış bu tecrübe.

 

İşte içerideydi. Hemen okulun mescidine gitti. Ders saatine kadar burada beklemeliydi, dersi öğleden sonra bile olsa… Ve uzun bir zaman da bu usulle okula gidip geldi.

 

Artık ders çalışmaktan ziyade günü nasıl kurtarabileceğini düşünüyordu. Akşam olup da eve geldiklerinde ise okuldan pek bahsetmiyorlardı. Herkes kendi dünyasında yaşıyordu ve belki çoğumuzun ailesi durumumuzdan haberdar değildi.

 

Arkadaşlar arasında da tuhaf şeyler oluyordu. Kimi saçlarını kazıttırıyor. Kimi peruk pardösüye yakışmaz deyip dış örtüsünü çıkarıyordu. Daha neler neler... Bir neslin kimyası bozuluyordu göz göre göre.

 

Henüz 20'li yaşlarındaydı. Eline bir kibrit versen bütün dünyayı yakacak cesareti vardı. Ama onun aldığı dinî kültür önemliydi… Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarında "Müslüman yaşadığı ülkenin kanunlarına uyar suç işlemez. Allahü teâlânın emirlerine uyar günah işlemez” yazıyordu. Meğer ne muazzam bir ölçüydü bu. Bu cümle sayesinde itilip kakılmamış, devletine yumruk sallamamıştı. Biliyordu ki devlettir vatanı ayakta tutan. O yüzden hiç 'ah' etmedi, vatanına ihanet etmedi.

 

“Tövbe ya Rabbi hata râhına gittiklerime,/Bilip ettiklerime bilmeyip ettiklerime…”

 

Nihayet kör topal okul bitti. Noterden vekâletname çıkarttı. Abisiyle birlikte diplomasını almaya gittiler. Gözlerine inanamıyordu. Yer yerinden oynamıştı sanki. Gelip geçtiği yerler hallaç pamuğu gibi atılmış binalar ters yüz olmuştu. Evet o, 99 depreminden birkaç hafta önce mezun olanlardandı.

 

Emeklilik için EYT'yi falan beklemedi. Okul bitti ve emekli oldu...

 

Bu millet maddi manevi pek çok deprem atlattı. Bugünleri de atlatacak eskisinden daha güçlü olarak ayağa kalkacaktır inşallah...

 

     Rumuz: “Çatalca”

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.