Dayım Yargıtay Başkanıydı ama...

A -
A +

Öyle babadan böyle evlat demiştik. Evlada felç inince endişeye kapılan aile sakal-ı şerîfi Mardin Müftülüğü'ne teslim ediyor. Müftülük de onu Ulu Camide muhafaza ediyor. Halen Mardin'de mübarek günlerde ziyaret yapılır. Şimdi geleyim Kenan Evren döneminin Yargıtay Başkanı olan dayım Mehmet Derviş'e... 1919 doğumlu. Daha 5 yaşında iken babası vefat ettiği için yetim kalıyor. Babasının ilk hanımından olan kardeşleri, kendisiyle "yetim" diye alay etse de bu zeki çocuk Adana'da yatılı okulu kazanıyor. Her sene takdir ile okuyor... Ankara Hukuk'u 1942 yılında bitiriyor. Türkiye'nin değişik bölgelerinde savcılık ve hakimlik yapıyor. 12 Eylülden üç gün sonra Yargıtay Başkanlığına seçiliyor. Kenan Evren dönemindeki kimi fotoğraflarda Yargıtay Başkanı olarak birlikte fotoğrafı vardır. M. Derviş Turhan. 1984'te emekliye ayrılmıştı. Altı ay kadar önce 92 yaşında iken vefat etti. Cenazesine Yargıtay Onursal Başkanlarından Hasan Gerçeker de katılmıştı. Nereden nereye... Dayım çok asil, çok dürüst bir insandı. Bunca etkili ve yetkili olmasına rağmen ne bir imtihanımda ne bir tayinimde bir kimseye telefon açıp da "benim bir yeğenim var" dememiştir. Bize hep "kendiniz ne kadarsanız öyle olun" diye tembih etmiştir. Kaldı ki ben onun tek yeğeniydim. Sülalemin bu uzun özetinde anneciğime en son sıra geldi.... Rahmetli anneciğim de 1922 doğumlu. O da 3 yaşından itibaren yetim büyüyor. 14 yaşında iken yaşını büyütüp gelin ediyorlar. Bu evliliği, kocasının vefat etmesi sebebiyle kısa sürüyor. Bu kez babamla evlendiriyorlar. Babam PTT'de işçi. Amcam ise posta müdürü ... Ben daha bebek iken babam işinde 300-400 kuruş açık veriyor. Korkup hapse girmemek için Mardin'den Suriye'ye kaçıyor... 7-8 sene gelmiyor. Zavallı annem küçücük bir bebekle koca yolu bekliyor. Ne gelen var ne giden... Sonra mahkeme kararıyla babamdan ayrılıyor. Bu arada babam Suriye'de. Amcalarından kalan arazilerin peşinde... Rivayete göre arazide petrol buluyorlar ama "bir şey çıkmadı" diye üstünü kapatıyorlar. Babam işin peşine çok düşse de sonuç elde edemiyor. Bir bayramlaşma günü... Beş yaşında mıyım neyim... Dediler ki bir adamı göstererek: "Bak işte bu senin baban." Çekinerek gittim. Çocuğum. Hayatımda ilk kez gördüğüm babamın elini öptüm. İlk defa o zaman tanıdım babamı... Bu sırada amcam babamı polise ihbar etmiş. Amcamın niyeti yakalansın, cezasını çeksin de bu kaçış son bulsun. Babamı yakalayıp götürüyorlar. (Devamı yarın) > Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.