Durum, hastane polisine intikal etti!
14 Kasım 2008 01:00
"Bu birliktelik sonucu hamile kaldığını fark etmişti. Durumu ailesine bildirmekten korkmuştu. Günlerce ne yapacağını düşünmüş, Bandırma'daki teyzesinden yardım istemeye karar vermişti..."
Doğum için hastaneye gelen genç anne adayının doğum esnasında yaşadığı, korku ve endişelerden şüphelenen bayan doktor, bir de farklı isimlerle karşılaşınca sorumluluk duygusuyla hasta yakını olan otuzlu yaşlardaki kadına net konuşur:
-İçimdeki kuşkular yok olmadığı sürece sizi taburcu edemem. Bu hasta buraya Ayşe ismiyle yatırılmış. Adını sorduğumda bana Semanur demişti. Siz ise adınızın Ayşe olduğunu söylüyorsunuz.
Bu arada hemşire de hasta kayıt bilgilerini getirmişti. Baba adı, doğum yeri ve tarihi bilgileri otuzlu yaşlardaki bayana ait bilgilerdi.
Şüpheli doğum yapan genç annenin, Ayşe ismindeki teyzesinin bilgilerini kontrol ederek araştırmayı biraz derinleştirmeye başladığımızda, kadıncağız mahvoldu:
-Bir yanlışlık yok doktor hanım...
-İnşallah yoktur. Ama bu kayıtlar bizi rahatlatmıyor. Annenin kayıttaki yaşıyla kendi fiziki görünüşü uyum içinde değil. Bu durumda inceleme başlatmamız gerekecek.
Ayşe ismindeki otuzlu yaşlardaki teyze renkten renge giriyor ama elinden bir şey gelmediği için kıvranıp duruyordu. Bir insan olarak düştüğü hale acımamak elde değildi. Ama ben de hekim olarak görevimi yerine getirmek ve sorumluluktan kurtulmak durumundaydım:
-Kusura bakmayın. Ben doktorum. Burası da Devlet Hastanesi. Bu gibi durumlarda hastane polisini haberdar etmediğim zaman ben sorumlu oluyorum.
-Haber vermeyin ne olur?
Üzülerek de olsa durumu hastane polisine haber verdim. Vermek durumundaydım.
Aslında ben bekledim ki genç teyze, böyle bir meseleyle karşılaştığında hemen kızın ailesini arasın. Hatta genç annenin eşi, doğan çocuğun babası kim ise onu arasın, hemen gelsinler.
Ne arayan oldu ne gelip ilgilenen.
Otuzlu yaşlardaki Ayşe ismindeki kadın bir de hastanede doğum yapan Semanur'dan başka sorularıma cevap verecek kimse yoktu. Sanki kendi yakınlarından kimsenin duymasını istemiyorlardı.
Hastane polisine konuyu intikal ettirdim. Polis ister istemez soruşturma başlattı. Meğer konu tam da tahmin ettiğim gibi çıkmıştı.
Semanur ismindeki genç kız, İstanbul'da yaşıyordu. Ailesinden habersiz bir genç ile gezip tozuyordu. Bu birliktelik sonucu hamile kaldığını fark etmişti. Durumu ailesine bildirmekten de çok korkmuştu. Günlerce ne yapacağını düşünmüş, Bandırma'da yaşayan teyzesinden yardım istemeye karar vermişti. Teyzesi bir çare bulabilirdi.
Bir bahaneyle birkaç günlüğüne Bandırma'ya teyzesine misafirliğe gitmek üzere İstanbul'dan ayrılmış, teyzesi ile buluştuğunda ona yalvarmıştı:
-Teyzeciğim, beni bu sıkıntıdan kurtar.
Teyzenin düşündüğü formül hiç de yabana atılacak cinsten değildi:
-Bu çocuğu sen değil, ben doğurmuş olacağım.
-Nasıl olacak o?
-Ben hastaneye doğum için müracaat yapacağım.
-Kendi adınla mı?
-Evet, kendi adımla. Ama benim kimlik bilgilerimle, sen yatacaksın. Hele bir doğum gerçekleşsin. Çocuğun nasıl büyütüleceğini sonra düşünürüz.
Bu fikre Semanur adındaki hamile kız da neticede ikna olmuş. Böylece hastanemize gelmişlerdi. Aslında dâhiyane bir fikirdi. Kolay kolay kimse de fark etmeyebilirdi.
Ama genç kız, korku ve stres ortamında rolünü iyi oynayamamış, ismini sorduğumda bana gerçek ismini söyleyivermişti. Ben yine farkına varmayabilirdim. Ama hemşirelerin dikkati bu kez kayıtlara bakmamızı sağladı. Çünkü doğumda karışıklık çok tehlikeliydi.
Bu arada kendilerinden başka kimsenin olmayışı da şüphelerimizi artırdı. Çünkü doğum zamanı eşler çok acil bir durum olmadığı sürece hastanede bulunurdu. Kaldı ki Semanur'un kendi ailesinden de kimse yoktu. Dikkat ettikçe şüpheleri artıran birden fazla unsur, durumu polise intikal ettirmeye yönlendirmişti.
Gençler her şeyi ilk baştan aileleriyle paylaşmıyor. Nedense hep saklıyorlar. Sonuçta bu problemler ortaya çıkıyor. Ne var ki o vakit ana baba da çaresiz kalıyor. Ailesine durumu anlatsa belki de onları evlendirecekti. Gençliğim eyvah!..
* Dr. G.K-Bursa
Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00