Ah kitaplar... Bazısı ebedi saadete kavuşturur. Bazısı ebedi felakete sürükler. Bundan 30-35 sene önce bende bir kitap okuma merakı başlamıştı. Ne bulursam okuyorum. Yolda bir çamurlu gazete parçası bulsam sonuna kadar okuyorum. Tabii o zamanlar köydeyim ve para pul yok. Hele şimdiki gibi her sokakta kitapçı yok. İnternetten bir tıklayışla her bilgi önüne gelmiyor... Bir de içimde ortaokul ve liseye gidemeyişimin ezikliği var... Arkadaşların gitmeleri benim ise gidemememin ezikliği ile okuma adına elime geçen yazılmış her ne varsa okuyorum. Bazıları bana değişik kitaplar veriyor. Okuyorum ama hiç tat vermiyor. İçim ısınmıyor. Babam rahmetli bir gün "İman ve İslam" adında bir kitap getirdi. Şöyle küçücük bir kitap... Okumaya başladım. Okudukça okuyorum... Hemen her gün baştan sona okuyorum. Sonra "Vehhâbîye Nasîhat" adında bir kitap daha getirdi. Başladım okumaya. Bir kaç defa okudum. Ama hiç duymadığım bilgiler sebebiyle kitabı büyük bildiğim birisine gösterdiğimde "Sakın okuma!" diye beni azarladı. Yanlış yapmıştı. Sebebini söylemiyordu. Beni azarlıyordu. Bunun üzerine daha çok okumaya başladım. Okuyorum ama bazı bölümlerini anlayamıyorum. Sonra Allah ondan razı olsun, babam Huccet-ül İslam ve Mızraklı İlmihal getirdi, "al bunları oku" diyerek. Kısa sürede bitirdim. Hayvan otlatmaya veya tarla işlerine de gitsem yanımda götürüyor az bir boş zamanımda açıp okuyorum... Kısa sürede okudum bitirdim. Sonra başka arkadaşlar değişik kitaplar getiriyorlardı. Onları da okuyordum ama tat yoktu. Kafam karışıyor, beynim allak bullak oluyordu. Sonra bazı arkadaşlar "biz toplanıp kitap okuyoruz sen de gel" dediler. Gittik. Okunan kitaplara hiç içim ısınmıyordu. Eve gidiyorum İman ve İslam, Vehhâbîye Nasîhat, Huccet-ül İslam, Mızraklı İlmihali okuyorum ve bunların verdiği huzur ve tadı hiç biri vermiyordu. Sonunda babam şöyle kalınca bir kitap getirdi. Bitirebilirsen bu kitabı oku bitir, dedi. Hazine bulmuşa döndüm. Okumaya başladım. Hakikaten hazine bulmuşum. Okudukça doyamadım. "İşte aradığım" dedim. İstediğim her bilgi mevcuttu. Tam İlmihal, Saadeti Ebediyye idi... Onlarca kitap okumaktansa bir tane doğru kitap okunmalıydı. Bu işte o kitaptı. Hâlâ okurum. Her okuyuşumda ilk defa okumuş gibi olurum. Çiçeklerden toplanan bal misali... Sonra öğrendim ki bu kitapları babama hediye eden gizli kahraman Fuat Yardımcı öğretmenimmiş. Allahü teâlâ hocamdan razı olsun. Nimete kavuşana afiyet olsun. Ömer Uran - İstanbul > Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00