Halamın karşılıksız aşkı!..
30 Ağustos 2014 01:00
"Kendi ailesi de dâhil herkes diyordu ki: Bu kadar da olmaz kızım... Bırak, çık gel babanın evine..."
Vicdan azabını ben eniştemde gördüm... Her bayram halacığımın mezarı başında döktüğü gözyaşlarında gördüm...
Halam 1980 yılında vefat etmişti... Ansızın... Beyin kanaması geçirmişti. Hemen kaldırmışlardı devlet hastanesine ama kurtarılamamıştı. Daha hayatının baharında denilecek bir yaşta vefat etmişti büyük halam. Kırk yaş daha neydi ki? Ah halacığım... Ne çok sevmişti aslında kocasını... Ona deliler gibi âşıktı... Hoş, eniştem de âşık olunacak biriydi aslında. Yakışıklı mı yakışıklıydı... Boy pos onda, endam ondaydı... Halk tabiriyle filinta gibi giyinir, değme artistlere taş çıkartır cinsindendi... Ama huyu huy değildi eniştemin... Ev hanımı olan halamı çok üzüyordu... "Ayağı dışarıda" diyorlardı biz çocukken... Sonradan büyüdükçe anladık ki halamı aldatıyordu bir başkasıyla!.. Öyle ki eniştem artık iyice işi arsızlığa vurmuş, hatta halamın gözü önünde ve pervasızca bir başkasıyla olduğunu söylemekten çekinmez olmuştu...
Biz o yıllarda çocuktuk... Neyin ne olduğunu anlasak da dillendiremiyorduk. Eniştemin eve uğradığı günler gittikçe azalmıştı. Bu azalmalar bir süre sonra hepten gelmemeye dönüşmüştü. Kendi ailesi de dâhil herkes diyordu ki halama: "Bu kadar da olmaz kızım... Bırak, çık gel babanın evine... Bu terbiyesiz ahlaksız adamın kahrı mı çekilir?.."
Ah bilmiyorlardı ki gönlüne söz geçiremiyordu halam. Seviyordu işte onu. Her hâline rağmen gönlünü alamıyordu ondan. Fakat bu sevgi karşılıksız kalmış ne yapsın... Bir kadın ki kendi kocasını ölümüne seviyor ama kocası ona dönüp bakmıyor bile...
Halacığımın engin sabrı, karşılıksız olsa da gönlündeki bu aşkla birleşince bitip tükenmiyordu. Diyordu ki:
-O nereye giderse gitsin... Ben çocuklarımı yalnız bırakamam. Babasız büyüyecekler hiç olmazsa anasız da büyümesinler...
Allah var ki kaynanası da gerçekten halama annelik yapmıştı. Bir kaynananın böylesine gelinini koruması ender bir durumdu. Diyordu ki halam için:
"Kızım, sen haklısın... Bu çocuklar anasız kalmasın. Ben de gücüm yettiğince yanında olacağım ve seni kimsesiz bırakmayacağım..."
Oğluna söz geçiremeyen ana, gelinine hiç olmazsa manevi destek veriyordu. Gerçekten de iki çocuğunu halamla birlikte babaanneleri büyüttü. Aç susuz kaldılar çoğu günler... Öğrenci olduklarında gurbette harçlıksız kaldılar... Bir gün olur da babaları pişman olup eve döner miydi? Hep bir umut onu beklediler... Devamı yarın