Hayat bir hayal imiş meğer

A -
A +

İnşaat malzemesi dükkânında küçük kardeş Tuğrul Bey ile konuşurken bir yandan da alacağımız malzemeler için dükkâna göz gezdiriyorduk. Böyle varlıklı insanlar böylesine ufacık ve genelde basit, ucuz ve kalitesiz malzemeler satan bir dükkâna kalmışlardı.

Çok üzülmüştüm. Ama mademki ben eskiden onların yanında çalışıyordum. Mademki şimdi onlar ekonomik sıkıntı içindeydi... Öyleyse ne olursa olsun bunlardan bir şeyler almaya kararlıydım.
Biz bu duyguyla bakınırken ağabeyi içeri girdi. Yaşı genç olmasına rağmen ağabeyi âdeta çökmüştü. Ama yıllar önceki tanıdığım İhsan Bey yine de samimiyetle gülümsüyor ve cıvıl cıvıl konuşuyordu.
Beni gördüğüne çok memnun olmuş 18 yıl öncesine gitmiş bizi de maziye alıp götürmüştü:
"Ah yengeciğim, zaman nasıl da akıp gidiyor değil mi? O zamanlar çok genç ve toyduk. Alabildiğine zengindik. Rahmetli babam çok çalışmış bizi refah içerisinde büyütmüştü. Bu yüzden mi bilmem; hiçbir şeyin farkında değildik.
Ben yeni evlenmiştim. Kardeşim nişanlıydı. Babam her şeyi önümüze sermişti. Gaflet içerisinde vurdumduymaz bir şekilde ömrümüzün en güzel yıllarını harcadık.
Eniştemiz de bize çok büyük darbeler vurdu. Babam üzüntüden öldü. Varlıktan inanılmaz yoksulluğa düşen eniştem daha fazla dayanamadı intihar etti."
Son cümleler kanımı dondurdu sanki:
"Nee!" diye hafif bir çığlık çıktı boğazımdan. "Nasıl yani Ekrem Bey intihar etti öyle mi?"
"Maalesef öyle yengeciğim... Hiç kimsenin yaptığı yanına kâr kalmıyor. Öyle ki... Dünyada rezil rüsva olunmak yetmiyor, ahirette nasıl hesap vereceğiz onu da bilmiyorum. Allahü teala merhamet buyursun."
Gözlerim dolmuştu... Hakikaten çok üzülmüştüm. Genç adam durumumu fark etmiş sözü başka konuya çevirip neşeli bir sesle:
"Yengeciğim sen nasıl da lezzetli yemekler yapardın. Bize çok hakkın geçmiştir. Yıllar geçti ama ben o günleri hiç unutmuyorum" demişti.
Sesimin titremesine engel olmaya çalışarak cevap verdim:
-Tadilat işimiz bitsin, ailece buyurun gelin. Sizlere yine o lezzetli yemeklerden ikram ederiz inşallah."
Yarım saatlik bir sohbetten sonra alabileceklerimizi aldık. Kendilerinde bulunmayan malzemeleri de yanlarındaki komşu esnaftan bize temin ettiler.
Kendi küçük arabamıza yükleyip evin yolunu tuttuk...
Çok etkilenmiştim. Yıllar öncesi onlarla beraber yaşadıklarım tam bir "roman" konusuydu. Hepsi de bir anda gözlerimin önünden akıp geçti. İnşallah bir fırsat bulduğumda bu ibretlik hikâyeyi de sizlerle paylaşmayı düşünüyorum.
"Hayat bir hayaldir" sözü hep kulağımda nağmedir. Rabbim imtihanımızı kolay eylesin...
Rumuz: "Kaybolan
Yıllarımız" - Ankara

Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza  29 Ekim Caddesi,  34197  Yenibosna/İstanbul  Faks: (0212) 454 31 00
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.