"Sen onca aday arasından git de bu kimsesiz yetim kıza merhamet duy 'tamam' de, onlara sahip çık! Ey sonsuz merhamet sahibi Rabbim..."
Ertesi hafta hemen çarşıya çıkıldı. Kendi ailelerimiz arasında yüzükleri takıldı... Ailece şaşkındık. Nasıl bu kadar süratli hareket edebildik biz de anlayamadık.
Kızın annesi damadını bir anne şefkatiyle bağrına bastı. Bir anda yıllardır tanışıyor gibi samimi olmuştuk.
Ramazan-ı şerife girmek üzereydik. Kızın annesi geceleri fenalaşıyor onlar da en yakınları olarak oğlumu yani artık onların damadı olduğu için damadını çağırıyorlardı.
Meğer kadıncağız ciddi anlamda rahatsızmış. Bu durum hemen her gece devam etmeye başladı. Kimsesiz iki bayana arka olmak yardım etmek muhakkak ki sevaptı. Ama henüz düğün olmamıştı ve oğlumun her çağrıldığında gitmesi örfümüze uygun değildi.
Ne yapmalıydık?
Bu durum karşısında nikâh akdini yerine getirme mecburiyeti oldu. Arkasından resmi nikâh tarihi belirlendi. Anladım ki hiçbir şey bizim kontrolümüzde değildi. Olaylar hızla gelişiyordu. Derken Ramazan-ı şerifi birkaç gün yaşamıştık ki; sahura kalktığımızda gelin kız ağlayarak telefon etti. Annesi çok rahatsızlanmıştı. Oğlum doğru dürüst sahur yapamadan yardımlarına koştu.
Özel bir hastanenin aciline yatırdılar. Bir hafta yattı. Tahlilleri iyi çıkmadı. Onkoloji hastanesine yatırmak durumunda kalındı. Semt olarak bize çok uzaktır. Şu an hâlâ tedavi görmekte. Pekiyi durumda değil ama ömrü tayin eden Allahü teâlâ...
Ben kendi kendime "Garibim evladım, üzerine titreyerek büyüttüğüm, "evlensin de çocuklarını seveyim" dediğim kıymetlim oğlum öyle bir imtihan yaşıyor ki" diye üzülmeye başladım. Ama bu evliliğin sonunda bizi kim bilir ne hayırlar bekliyor onu bilemiyorum.
Sen onca aday arasından git de bu kimsesiz yetim kıza merhamet duy "tamam" de, onlara sahip çık. Ey sonsuz merhamet sahibi Rabbim...
Bu imtihan inşallah hayırlı neticelere vesile olur... Şunu da söylemek istiyorum; oğlum her akşam iftarını yaptıktan sonra kayınvalidesinin yanına koşuyor. Öz bir evlat gibi... İki gün önce de kan gerekmiş, hiç tereddüt etmeden kan verdi.
Açıkçası ben bir an için kabullenemedim, ana yüreği ne de olsa... Ama tekrar tekrar anladım ki; dünya ibret alanlara gerçekten bir imtihan yeri...
Rabbim hakkımızda hayırlısını verir inşallah...
Rumuz: "Ana yüreği"-Ankara