İspatı zor olsa da…

Paraya aşırı ihtiyacım olduğunda içimden "şimdi bir 10 liram olsa..." diye geçirdim. İlk kez böyle bir şey olmuştu...

 

 

 

Bundan yaklaşık 7-8 yıl öncesi idi. Çok kez olduğu gibi parasız kalmıştım. Aşırı ihtiyacım hâsıl oldu. Evime bir şeyler almadan gitmek âdetim değildir. Hâlen bu hâl üzereyim. İnsanlardan karşılıklı ya da karşılıksız para ve bir şey istemekten aşırı rahatsızlık çeken bir yapım var. Durum bu minval üzere olduğundan dolayıdır ki isteklerimi makul ve mantık ölçüsünde Rabbime arz ederim. Genel itibarıyla isteklerim şükürler olsun er-geç gerçekleşir. Kısa sürede alacaklarım gelir, iş yapma imkânı doğar, karşılıksız çeşitli şekillerde göndermeler olur vs.

 

7-8 yıl öncesiydi. Paraya aşırı ihtiyacım olduğunda içimden "şimdi bir 10 liram olsa..." diye geçirdim. İlk kez böyle bir durumla karşılaşıyordum. Zihnime âdeta enjekte ediliyor soru üzerine sorular, uyarı üzerine uyarılar. Zihnim bunlarla ve diğerleriyle dolduruluyor. Uyarılar, pekâlâ istiyorsun da istek nereden karşılanacak? Başkasından alınıp verilecek ise o da kul hakkı değil mi? Parası alınan kişi razı olacak mı? Bu türlü iç sorular bitmeden aklıma şöyle bir cevap geldi:

 

“Denizlerde sürekli batmalar oluyor. Onların paraları denizlere düşüyor, batıyor. Onlar boşuna çürüyüp yok olacak. Bunlardan olamaz mı?”

 

Bu enteresan iç cevaba verilecek çok cevap var. Fakat o anda bu kadarını söyleyebildim. Dağlar, kır-bayır vs.deki kayıplar aklıma çok sonraları geldi. Gelse idi, onları da söylerdim. Verdiğim cevap tatmin ettiği içindir ki konu ile ilgili herhangi bir soru-cevap içimden dâhi geçmedi.

 

Ben, “konu kapandı” diye düşünüyordum. Aynı gün eve gitmeğe nedense geç kaldım. Akşam namaz vaktinden nice zaman sonra Devrek ırmak sahil boyundan yürümeğe başladım. 500 m kadar yürüdüm. Sol tarafımda dikme fidanları var. Fidanlar bir hayli büyümüş, meyve verecek kıvamda. İçimden sanki bir ses “sola bak” dedi. Sola baktım. Karanlıkta fidanın birinin altında baktım bir 10 lira var. Şaşırdım. Şaşırmamın en büyük nedeni, paranın ıslak ağırlıkta olmasıdır. Para kurumaya başlamış hatta üzerinde dairesel geometrik şekiller var. Değerlendiriyorum da tuz izleri de kendini belli ediyor. Hava durumu, oldukça sıcak olduğu için parayı cebime atmadan yolda para kurudu. Üzerini elimle sildim ve cebime koydum.

 

Çok iyi hatırlıyorum. 5 kg’lık ayçiçeği yağları, o tarihlerde markasına göre 15-17 TL arasında idi. Paranın değeri 09.04.2025 tarihi itibarıyla takriben bugüne göre 220 TL civarındaydı.

 

     Bayram Ören- Devrek-Zonguldak

 

 

 

Ünal Bolat'ın önceki yazıları...