Kendimden biliyorum

A -
A +

"Canavar gibi gördüğümüz birçok insanın da panzehiri din eğitiminden başka bir şey olmasa gerek..."

Necmettin'in artık huyu da değişmiş, insanlara zulmetme huyundan vazgeçmişti. Tüm askerler ve komutanlar onun bu hali karşısında son derece şaşkındı!.. Bu arada Necmettin'in yandaşı olan problem askerler de ondan etkilenerek dine doğru bir eğilim yaşamaya başlamışlardı. Onlardan biri de Sezgin'di. Askere daha yeni gittiğim günlerde, lavaboda karşılaşmış ve bana "sen çok artistlik yapıyorsun, seni 50 kişi toplanır çok pis döveriz" demişti. Açıkçası oldukça şaşırmıştım. Benim etliye sütlüye karışan bir yapım yoktu ama böylesi bir tehditle karşılaşmıştım. Aradan geçen zaman içinde Necmettin'in hayatındaki değişim, Sezgin'i de etkilemiş, o da benden Kur'an-ı kerim dersi almaya başlamıştı. Sezgin her karşılaştığımızda da elimi öpmek istiyor:
"Ya n'apıyorsun?" demeye kalksam, "ya hocam, bırakın öpecem elinizi" diye mücadele ediyordu.
Ülkemizde son verilere göre tutuklu ve hükümlü oranı yaklaşık 160.000 civarlarında. Din eğitimi sayesinde yüz seksen derece zıt yönde yaşamaya başlayan bu insanları görünce, ülkemizde insan psikolojisinde din eğitiminin ne denli önemli olduğunu bizzat tecrübe etmiş oldum.
Canavar gibi gördüğümüz birçok insanın da panzehiri din eğitiminden başka bir şey olmasa gerek. Çünkü "Müslüman kanuna uyar suç işlemez, dine uyar günah işlemez..."
Bu yaşadıklarımızı görünce bu ülkenin en büyük düşmanlarının "dini eğitime hayır" diyen yobazlar olduğunu gördüm.
Osmanlı devletinin son dönemlerinde bile senede suç sayısının üçü beşi geçmediği, Avrupa basınında dahi yer bulmuştur. Ancak ne yazık ki öyle bir değişim evresi yaşıyoruz veya yaşatılıyoruz ki, anne ve babalarını iyi bildiğimiz insanların çocukları dahi din dışı bir hayata doğru sürükleniyor. Bu durum da ülkemizdeki her türlü suç işleme oranını tetikliyor.
Bu vesileyle Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez'in Tacikistan Başmüftüsü Abdülkadir Said Mukarrem ve beraberindeki heyeti makamında kabul ettiği konuşmada söylediği şu ifadeler manidardı:
"18 yaşından küçüklerin camilere, ibadet mekânlarına girmelerine engel olmaya çalışmak hiçbir surette kabul edilebilir bir davranış değildir. Yüksek, kaliteli ve doğru din eğitimi, güçlü bir din özgürlüğü din konusundaki yanlışları ortadan kaldırmanın en büyük çaresidir."
Ahmet A.-İstanbul

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.