Kim olduğumuzu bilmiyordu

A -
A +

"Mülakat günü geldi çattı. Tüm arkadaşlar merak ediyorduk, bizi karşısında görünce acaba nasıl tepki verecekti?.."

"Bu zamanda namazında niyazında damat nerede bulunur, hem rızkı veren Allah'tır, dedi ve kızını bana verdi. Rabbim rızkımızı verir inşallah."

"Bilal, senin bu tarz yetişmene neden olan, seni bu mütevekkil hale getiren bir sır olsa gerek."
"Eğer ona sır denilirse, var. Sevgili anneciğim bana hiç haram lokma yedirmediğini söyler."
Bilal lise mezunuydu, üç yüz kişinin katıldığı yazılı sınavı başarıyla geçerek ilk yetmiş kişinin arasına girdi. Şimdi mülakata girecekti. Ve bizler, önümüze sunulan, Bakanlık dâhil, bütün referansları bir kenara koyarak Bilal'in referansını en öne aldık!

Mülakat gününe kadar bizi göremedi, kim olduğumuzu da zaten bilmiyordu. Mülakat günü geldi çattı. Tüm arkadaşlar merak ediyorduk, bizi karşısında görünce acaba nasıl tepki verecekti?
Adı okundu, içeri girdi. Heyecandan olacak, bizi birden fark edemedi, zaten kıyafetlerimiz de değişmişti. Biz susmuştuk, o da başını yavaş yavaş kaldırarak bize baktı. Birden şaşırır gibi oldu, yüzü kızardı ve gözleri yere düştü, sessizliği bozdum; "Bilal, bizi tanımadın mı?" dedim. "Evet" dedi.
"Peki, ne diyeceksin şimdi?"
Ağlamaya başladı, çocuk gibi hıçkırıyordu. Artık biz de dayanamamıştık, ona uyduk. Sabah makamında hıçkırıklar boğazımıza düğümlenmişti. Oda öylesine bir havaya bürünmüştü ki bazı manevi şeylere elle dokunmak mümkündü, âdeta. Bilal ellerini kaldırdı ve;
"Ey Rabbim! Ben hâlimi sana sunmuştum, içimi sana açmıştım, şimdi burada müdürlerime karşı mahcubum. Ey Allah'ım, ben Sen'den, başkasından istememeyi istedim. Beni yalnız Sana muhtaç eyle Allah'ım" dedi... Bir an sessizlik oldu. Arkasından hüzün dolu bir sesle; "Ne olur, izin verin çıkayım" dedi.
"Peki Bilal" dedik, "Güle güle git. Allah işini, aşını, eşini mübarek kılsın!.."
Allah'tan isteyenler muratlarına erdiler de, O'ndan başkasından isteyenler helak oldular. Allah dilerse bütün dünyayı Bilallere hizmetçi yapar. Nitekim bizi yapmadı mı?
Fakat "Bilal" olabilmek için Bilal'in yüreğine ve saflığına ulaşmak gerek. Hazreti Allah tüm gönül dostlarımıza böylesi gönül safiyeti versin! Rabbim kendinden isteyip de el açanların dualarını kabul eylesin. Âmin...
Gönderen: Vechettin Arvas-İstanbul

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.