Kırka'ya minibüs ne zaman gider?
29 Haziran 2014 01:00
"Bizi, gecenin 12'sinde sokakta indirdi. Civarda taksi de yoktu. İşin garibi cep telefonumun şarjı da bitmişti."
10 Haziran 2014 günü işim icabı otobüsle Afyon'a geldim. İşimi bitirdim ama son 21:45 otobüsüne yetişemeyince, en yakın memleketim olan köyüme, yani Kırka'ya gideyim dedim. Hem ana baba ziyareti olurdu. Hem geceleyip sabah erkenden yola çıkmış olurdum ikametgâhıma doğru.
Haliyle gece "Kırka Belediye Turizm" olmayınca mecburen Sinanpaşa minibüsüne bindim. Saat 22:30'da ilçeye vardım. Şoför: "Kırka'ya çıkaramam" dedi.
"Neden?" diye sorunca "365 TL ceza kesiliyor abi, nasıl çıkarayım?" dedi.
Böylece bizi gecenin 12'sinde sokakta indirdi. Civarda ticari taksi de yoktu. İşin garibi cep telefonumun şarjı da bitmişti. Haydi bakalım, tabana kuvvet yürü...
Aslında atalarımız o yolları hep yaya olarak aşındırdı. Ama imkân varsa neden kullanmayalım. Sayın Başbakanımız sağ olsun halkını, İstanbul'dan Afyonkarahisar'a 7 saatten, 3 saate düşürmenin derdinde, YHT ile düşürdü de. Ama Afyon-Kırka arası tam bir kepazelik. Yani 20 yıl önce de benzer yazı yazdım ve Türkiye Gazetesinde yayımlanmıştı.
Yani köyümde ulaşım alanında ilerleme olmuş mu? Hayır, ha pardon Türkiye'nin en pahalı sanatçılarını, getirmede ileride olabiliriz, o ayrı bir mesele!
Ama çeyrek asır öncesi gibi gurbet ellerde yaşayan üç-beş çocuklu garibanı gece, Sinanpaşa'nın ortasına indirmekte yerimizde sayıyoruz.
Siz de derseniz ki "peki, sende bir ilerleme var mı?" A be kardeşim işte asıl sorun bizde. İlerleme bizde de yok! İlerleme olsaydı eğer İstanbul'dan Kırka'ya özel helikopterle gelmem lâzımdı.
Ha çok şükür şikâyetim de yok. Ben o yolu, gece gündüz, yaz kış, yaya da yürürüm. Çok şükür benim için pek sorun da değil. Ama iyi de be kardeşim, sadece kendimi düşünmüyorum ki. Nemelazımcı değilim ki.
Kim çözecekse çözsün de biz de teşekkür yazısı yazalım bu gazetede. Artık Sinanpaşa minibüs şoförleri de sokak lâmbası olmayan, bağ-bahçe içi, karanlık, ıssız, 2 km'lik Kırka yolunu gece gündüz, bize yürütmesin.
Seçim zamanı gelince, bir oyun dahi kıymete bindiğinde, oyunu hiç esirgemeyen ve full çeken bu yöre halkına, sizler de bu çok basit bir hizmeti esirgemeyin!
Bakın yıl 1990-Yıl 2014 her şeye rağmen yine de memleketimizin her şey iyi olacak inşallah...
Reklamcı-İstanbul
10 Haziran 2014 günü işim icabı otobüsle Afyon'a geldim. İşimi bitirdim ama son 21:45 otobüsüne yetişemeyince, en yakın memleketim olan köyüme, yani Kırka'ya gideyim dedim. Hem ana baba ziyareti olurdu. Hem geceleyip sabah erkenden yola çıkmış olurdum ikametgâhıma doğru.
Haliyle gece "Kırka Belediye Turizm" olmayınca mecburen Sinanpaşa minibüsüne bindim. Saat 22:30'da ilçeye vardım. Şoför: "Kırka'ya çıkaramam" dedi.
"Neden?" diye sorunca "365 TL ceza kesiliyor abi, nasıl çıkarayım?" dedi.
Böylece bizi gecenin 12'sinde sokakta indirdi. Civarda ticari taksi de yoktu. İşin garibi cep telefonumun şarjı da bitmişti. Haydi bakalım, tabana kuvvet yürü...
Aslında atalarımız o yolları hep yaya olarak aşındırdı. Ama imkân varsa neden kullanmayalım. Sayın Başbakanımız sağ olsun halkını, İstanbul'dan Afyonkarahisar'a 7 saatten, 3 saate düşürmenin derdinde, YHT ile düşürdü de. Ama Afyon-Kırka arası tam bir kepazelik. Yani 20 yıl önce de benzer yazı yazdım ve Türkiye Gazetesinde yayımlanmıştı.
Yani köyümde ulaşım alanında ilerleme olmuş mu? Hayır, ha pardon Türkiye'nin en pahalı sanatçılarını, getirmede ileride olabiliriz, o ayrı bir mesele!
Ama çeyrek asır öncesi gibi gurbet ellerde yaşayan üç-beş çocuklu garibanı gece, Sinanpaşa'nın ortasına indirmekte yerimizde sayıyoruz.
Siz de derseniz ki "peki, sende bir ilerleme var mı?" A be kardeşim işte asıl sorun bizde. İlerleme bizde de yok! İlerleme olsaydı eğer İstanbul'dan Kırka'ya özel helikopterle gelmem lâzımdı.
Ha çok şükür şikâyetim de yok. Ben o yolu, gece gündüz, yaz kış, yaya da yürürüm. Çok şükür benim için pek sorun da değil. Ama iyi de be kardeşim, sadece kendimi düşünmüyorum ki. Nemelazımcı değilim ki.
Kim çözecekse çözsün de biz de teşekkür yazısı yazalım bu gazetede. Artık Sinanpaşa minibüs şoförleri de sokak lâmbası olmayan, bağ-bahçe içi, karanlık, ıssız, 2 km'lik Kırka yolunu gece gündüz, bize yürütmesin.
Seçim zamanı gelince, bir oyun dahi kıymete bindiğinde, oyunu hiç esirgemeyen ve full çeken bu yöre halkına, sizler de bu çok basit bir hizmeti esirgemeyin!
Bakın yıl 1990-Yıl 2014 her şeye rağmen yine de memleketimizin her şey iyi olacak inşallah...
Reklamcı-İstanbul