Kızımın mutluluğu için...

A -
A +

Ortaokula kadar oturduğumuz o evin değerini insan büyüdüğünde anlıyor. Bahçesi meyve ağacı filan vardı. Biz çocukken apartmanda yaşamayı hayal ederdim. Oysa mahallemiz o kadar seçkin ve o kadar sakindi ki biz çocukça ne oyunlar oynardık...

 

Derken ortaokula başladığımda o evimizi kiraya verip apartman dairesine taşındık. İlerleyen yıllarda ağabeyim iş kurmak isteyince babam ona finans sağlamak için sattı. Ama kurduğu işte başarılı olamayan ağabeyim o işi batırdı. Evimiz de bir heves uğruna elimizden gitmiş oldu.

 

Hayat çocukken ne kadar güzelmiş meğer... Ama büyüdükçe hayatın acımasızlığı da karşımıza çıkıyordu... Ağabeyimin aile içindeki önceliğine çok üzülsem de annem babam bunun farkında olmayan insanlardı. Evde onun söylediği oluyordu. Ben de ağabeyim olmasına rağmen ondan çok korkardım. Çünkü en ufak bir sinirlendiğinde bile kardeşim demez döverdi... Kendi başarısızlığının öfkesini bizlerden çıkarırdı...

 

Üniversiteyi bitirip de hayata atılana kadar birkaç kez görüştüğümüz kimselerle bazen benim beğendiğimi annem beğenmedi, bazen karşı tarafın ailesi istemedi derken evlilik gerçekleşmedi...

 

Nihayetinde bir akrabamın tanıştırdığı ve tavsiye ettiği eli yüzü düzgün bir insan ile evlendim... Bu evliliğimden bir kızım oldu... Bir yandan iş bir yandan evlilik bir yandan yaşlanmaya başlayan ailem derken hepsinden çok büyük bir acıyla yüreğim yandı kavruldu...

 

Ve bir gün, benim üzerime gül koklamaz dediğim eşim tarafından aldatıldığımı öğrendim... Ben onun sevgisine güvenmiştim. Çok güvenmiştim... İnanın hiç hak etmemiştim. Bir gün tesadüfen kendisine yorgunluk kahvesi getirdiğimde ben içeri girer girmez bilgisayarı telaşla kapattı... Yüzündeki telaşı görünce içim cızz etti. Öyle üzüldüm ki anlatamam... “Ne oldu?” diye sorduğumda “Hiç arkadaşla mesajlaşıyordum da” dedi... Dayanamadım kendisine şiddetle tepki gösterdim... Sonra kendimi kaybetmişim... Bir süre annemlere gittim... Çocuğumun geleceğini düşündüm... Eşimin yemin billah ederek pişman olup yalvarmaları karşısında “affettim” ama içimdeki acı hiç dinmedi dinmeyecek... Bir süre psikolojik tedavi gördüm... Eşim de gerçekten hatasını anlamış olarak şimdi çok samimi ve çok iyi davranıyor... Tek tesellim bu şiddetli sarsıntıda yuvayı yıkmayıp çocuğumuzun zayi olmasını önledim. Yaşadıklarım ne kötü bir acıdır anlatamam... Ama o kızımın mutluluğu için o acıya da katlanılırmış onu gördüm... Herkese huzurlu ve mutlu bir yuva diliyorum.

 

     Rumuz “Anne”

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.