Korkma seni görmezler!..

A -
A +

Kitap hediyesiyle başlayan okuma sevdam ve kitaplarla ilgili hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum...

 

"Belli ki hastaları var, bunlar da üzgün bekliyorlar, oldukça da kederliler…” diye düşündüm. Hanımefendilerden üçü loş bir köşedeydi. "Bu fırsat kaçmaz! Bunlar da bunların nasibi…” dedim, yürüdüm. Onlara yetecek kadar kitaplarımın olması beni daha bir sevindirdi.

 

Ama muhatap olduğum kadın sert ve ters bir hareketle “İstemiyorum!” dedi, elimi itekledi.

 

“Parayla sattığımı sandı, galiba…” diye düşündüm, yine aynı nezaketle “Lütfen hanımefendi alınız, para ile değil, meccanen hediye ediyorum…” dedim. Ne dese iyi?

 

"Parasız da olsa, üstüne para verseniz de istemiyorum!”

 

Her zaman yaptığım gibi cevap vermedim, mahcup sükût ettim, beklemeden de hastamızın odasına girdim. Meğer kadın ne öfkeliymiş…

 

Hastamızın odası hâlâ kalabalıktı. Sevenleri çoktu, biri gidip diğeri geliyordu. Gelen ziyaretçilerden biri “Kız Aişe Hanım, bu ne hâl? Yüzün bembeyaz! Yoksa sen de mi hasta oldun?” dedi.

 

Ben de karşılaştığım bu hadiseyi olduğu gibi anlattım. Sözümü bitirmiştim ki iki güvenlik içeri girdi. “Burada kitap satan varmış, sizin odanıza uğradı mı?” diye sordu. “Kitap satmaya kimse gelmedi'' dedik. Ama ben meselenin benimle alakalı olduğunu düşünerek endişe etmeye başladım. Meğer güvenliğe o kadın şikâyet etmiş koridorda da beni arıyordu. Sesini duyar duymaz tanıdım. Beni tarif ediyordu.

 

Kalbim yerinden sökülecekmiş gibi atmaya başladı. Yüzüm ne şekil almışsa Seyyide hasta ablamızın gözünden kaçmamış. O hasta hâliyle beni teselli etti. “Korkma seni görmezler inşallah" dedi.

 

Çok geçmedi odaya tekrar güvenlik ile birlikte bizi şikâyet eden kadın geldi. Ziyarete gelenler de ne yapacaklarını bilmiyordu. Odada göz gezdirdiler hepimize tek tek. Başıma hafiften kaldırıp baktım, şikâyetçi kadın misafirlerin yüzüne tek tek ve oldukça dikkatlice bakıyordu. Ama beni görmedi. Güvenlik de “Hadi çıkalım, hastaları da rahatsız ettik” dedi, yürüdüler. Seyyide Hanımefendi ablam da “Ben sana demedim mi?” diyerek gülümsedi.

 

Bunu bizzat yaşadım. Bu hadiseyi hayatım boyunca asla unutmam, unutamam da… Elhamdülillah! Sahipsiz değiliz! Bu dünyada muhafaza ediyorlar ya öbür dünyada! Onların duâ ve teveccühleri üzerimizde, biz görmesek de bilemezsek de…

 

     Aişe Nasipli

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.