“Çok uzun yıllar önce Erzincan’da da böyle idi. Yabancıya ve misafire sahip çıkılırdı.”
Tatvan’da yaşadığım hatırayı anlatmaya devam ediyorum... Fırıncı ustasının bu çıkışına çok şaşırdım:
“Acaba bir kusurum mu oldu?” diye biraz da endişelenerek “sırada bekliyorum ekmek alacağım” dedim.
Fırıncı aynı tok ve heybetli sesi ile:
“Olur mu hiç, olur mu? Misafir hiç sırada bekletilir mi?” dedi. Sıradakiler de bu söz üzerine hemen yer açıp beni en öne geçirdiler.
Fırıncı: “Buyur ağam isteğin nedir?” dedi.
Ben mahcup bir şekilde “4 pide” dedim. Fırıncı “Başım gözüm üstüne” dedi ve 4 pideyi sarıp teslim etti. Şaşırdım, böyle asil bir davranış beni çok mutlu etti.
Çok uzun yıllar önce Erzincan’da da böyle idi. Yabancıya ve misafire sahip çıkılırdı. Şimdi bu haslet Tatvan’da o asil insanlar arasında devam ediyordu. Ne güzel bir kültürdü böyle.
Bu çok kısa süren güzel günler ve bayram geçti ayrılık vakti geldi. Şoför Maşallah Bey gelip bizi aldı. Yine geldiğimiz gibi birlikte Erzincan’a hareket ettik. Tabii ben hareketten önce kardeşime “Maşallah’a ne kadar ücret ödeyeceğiz?” diye sordum. Kardeşim “Abi ne versen kabul eder, mütevazı bir insandır” dedi.
O zamanın parasıyla Kelkitli şef gidiş geliş toplam 1.000 TL’ye taksiyi tutmuştu. Ben de çok ince hesaplar yaparak “iki kişi otobüsle gitse ne olur? diye hesap ettim. Yine o zamanın parasıyla yaklaşık 150 TL hesapladım. Maşallah Bey bizi Erzincan’da evin önünde bıraktı.
Kendisine teşekkür ederken “Maşallah kardeşim borcumuz ne kadar?” dedim.
“Abi ne versen başım gözüm üstüne” dedi. Yaklaşık 150 TL hesap ettiğimi söyleyince “uygundur” deyip aldı. Helalleştik.
Ben bir hafta sonra kardeşimi aradım. Teşekkür ettikten sonra, Maşallah’ın kalender bir insan olduğunu, verdiğim paraya asla itiraz etmediğini söyledim. Kardeşim beni hatırladıkça hâlâ şaşırtan şu sözleri söyledi: “Abi sana daha şaşıracağın bir şey söyleyeyim. Maşallah Kelkitli şefi Bitlis’e bıraktığında şefin verdiği 1.000 TL’nin 150’TL sini geri verdi. Yani ondan 850 TL aldı. Her ne kadar şef ona ‘kardeşim ben razıyım sen al paranı’ dediyse de Maşallah, ‘Şefim ben hesabı araba boş gidip boş gelecek diye hesap ettim. Şimdi hesapta olmayan bir 150 TL aldım bu senin hakkın” dedi. Ve paranın bu kısmını iade etti.”
Yarabbi ne güzel insanlar var ülkemde. Bunların sayısını artır. Âmin, ecmain...
Umur Fırat-Erzincan